Büro Memur-Sen Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü Önünde Nöbete Başladı

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Genelkurmay Karargahı'nda yaşanan eylemlere ilişkin, aralarında sözde Yurtta Sulh Konseyi üyelerinin de yer aldığı 221 sanığın yargılandığı davanın görüldüğü Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü önünde basın açıklaması yapan Büro Memur-Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz, “FETÖ’cüler, kontrollü darbe söylemini son derece örgütlü bir şekilde, bir plan dairesinde ilmek ilmek örmeye çalışıyor. Hakikati tüm çıplaklığına karşın ahlaksızca inkâr ediyorlar. Unutulmasın ki, FETÖ yargı önünde hesap verinceye ve dava neticeleninceye kadar biz burada nöbetteyiz, teyakkuzdayız” dedi.

Ankara 15 Temmuz Platformu’nun 15 Temmuz hain darbe girişiminin beyin takımı olarak bilinen sanıkların yargılandığı çatı davasındaki başlattığı milli irade nöbetleri devam ediyor. Bu kapsamda Memur-Sen Konfederasyonu’na bağlı Büro-Memur-Sen Sincan Cezaevi yerleşkesi mahkeme salonunda görülen “Genelkurmay Çatı Davasında” kahraman şehitlerimizin yakınlarına ve gazilerimize destek olmak amacıyla yerleşke önünde nöbete başladı. Sincan’daki Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü önünde bir araya gelen Büro Memur-Sen üyeleri ellerindeki döviz ve pankartlarla davanın takipçisi olacakları mesajı verdi. Eylemde basın açıklaması yapan Büro Memur-Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz ise, önemli açıklamalarda bulundu.

 Davaları Sulandırmak İstiyorlar

15 Temmuz işgal girişiminin milletin gözü önünde, canlı yayınlar eşliğinde gerçekleşmesine karşın FETÖ’cüler, yıllardır eğitimini aldıkları takiyye, yalan, gizleme ve pişkinlik ile davaları sulandırmak istediğini belirten Yanbaz, “Hakikati sulandırma, zihinleri bulandırma, davanın seyrini saptırma ve kanlı FETÖ’yü temize çıkarma açabası içindeler. Buna geçit vermeyeceğiz. Kontrollü darbe söylemi son derece örgütlü bir şekilde, bir plan dairesinde ilmek ilmek örmeye çalışılmakta, ve bu sulandırmanın bir parçası yapılmak istenmektedir” uyarısında bulundu.Gerçekler Ortada, Hainlik Gizlenemez

FETÖ’cülerin ahlaksızca darbeyi inkâr etme yolunu seçtiğini belirten Yanbaz, “Ellerinde silahla suçüstü yakalanmalarına, attıkları mesajlar, yazışmalar, talimatlar, toplantı notları ortada olmasına rağmen inkar ediyorlar. Suç mahallerinde ve materyallerinde parmak izleri bulunmasına, kamera görüntülerine, canlı yayınlara ve en önemlisi de 80 milyonluk milletin şahitliğine rağmen, Büyük bir pişkinlik ve arsızlıkla,  adeta aklımızla dalga geçercesine, utanmazca ve müstehzi bir tavırla masum ve mağduru oynuyorlar. Unutmasınlar ki; gerçekler apaçık ortada, ne yaparsanız yaın hainlik gizleyemezsiniz. Katil FETÖ’cülere bakılırsa; ortada kimin yaptığı belli olmayan bir darbe,  Nereden düştüğü bilinmeyen bombalar, canına kimlerin kıydığı meçhul şehitler, nerden geldiği bilinmeyen kurşunlar, kimin kullandığı anlaşılamayan uçaklar, tanklar, helikopterler, kim verdiği bilinmeyen emirler, talimatlar, kimlerden oluştuğu bilinmeyen bir ‘Yurtta Sulh Konseyi’ kimin okuttuğu belirsiz bir darbe bildirisi var! Evet, ihanetin bu kadar utanmazcası, utanmazlığın bu kadar örgütlüsü ancak, yıllarca fitne eğitimi alan FETÖ gibi bir örgütten hesap sorulmalıdır” diye konuştu.

Asla Rehavete Kapılmayacağız

Özellikle İstanbul, Muğla ve Ankara başta olmak üzere FETÖ darbe davaları dikkatli bir şekilde takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Yanbaz, “Darbe önlenmiştir ancak rehavete de yer yoktur! Şimdi darbecilerle hesaplaşma zamanıdır. Cezasız kalan her suçun, bir yenisini rahminde taşıdığı bilinmelidir. O nedenle dava neticeleninceye kadar biz burada nöbetteyiz, teyakkuzdayız! İhanete geçit vermedik, cezasız kalmasına da izin vermeyeceğiz!” şeklinde konuştu.