KONFEDERASYON HABERLERİ
GEZİ PARKI ÜZERİNDEN KAOS OLUŞTURULMAK İSTENİYOR
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, TRT Haber`de son günlerde yaşanan Gezi Parkı olayları, çözüm süreci ve sözleşmeli personel konularında önemli açıklamalarda bulundu.
TRT Haber`de yayınlanan `Gündem Özel`in konuğu olan Gündoğdu, İstanbul Gezi Parkı olaylarının başlangıçta doğayı ve ağacı korumaya yönelik olarak başlamış olmasına rağmen bazı gruplar tarafından eylemlerin mecrasında çıkartıldığını söyledi. Hem belediyenin hem de eylemcilerin diyalog kurarak bunu çözebileceklerinin altını çizen Genel Başkan Gündoğdu, "2 milyarın üzerinde ağaç dikmiş bir iktidarın 13 ağacın yerini değiştirmeyi anlatamayan bir belediyelik anlayışıyla, burada ben ağacı seviyorum diyen masum insanlara güvenlik önleminin şiddete dönüşen ve hiç kimsenin anlayamayacağı bir şekilde acaba bu şiddeti yapanların içerisinde bu projenin paydaşı olanlar mı var dedirtecek kadar bir yaklaşımla, ondan sonra çevrenin de, çevrecilerin de devreden çıktığı, yangına körükle giden muhalefetten sözde sivil toplum örgütü ve sendikaların kalabalık bulamamıştık, şu kalabalığın üst tarafına bir pankart asayım yarışına girdiği bir sürece dönüştü" dedi.
Kaos Kimseye Fayda Getirmez
"Ülke ve millet olarak silkelenip kendimize gelmeliyiz" uyarısında bulunan Genel Başkan Gündoğdu, kaostan kimseye fayda gelmeyeceğini vurguladı. Birlikte yaşama kültürünün yeniden canlandırılmasının gerektiğini söyleyen Genel Başkan, "Çözüm sürecini bıraktığımız yerden sürdürmeliyiz. Çünkü çözüm süreci sadece bir Kürt sorununun çözümü değildir. Bir medeniyet projesidir, bir kardeşlik projesidir, kardeşlerin yeniden aslına dönme, Çanakkale ruhunu hatırlama sürecidir. Şehitliğin ne olduğunu, Çanakkale`den, Kurtuluş Savaşından görme sürecidir. Vatanı böldürme değil vatanın bölünmezliğinin vatan üzerinde yaşayanla birlikte ele alınması sürecidir. Belki devletin milleti ve ülkesiyle bölünmez bütünlüğü diye kutsal devlet metaforundan doğrudan milletin ülkesi ve devletiyle bölünmez bütünlüğüne, insanı merkeze alan çağdaş bir metafora geçme projesidir." diye konuştu.
Türkiye`nin bir taraftan küresel sistemle mücadelesini yürütüğünü bir yandan da demokratikleşmenin önündeki en önemli engel olan Kürt sorununu çözmeye uğraştığını kaydeden Gündoğdu, "Bu sistemin hem Türkiye`de, hem dünya ülkelerinde, hem de Türkiye`yi örnek alan ülkelerde kapitalizmin körüklediği, Siyonizmin projelerini hayata geçirdiği çarpık sistemle boğuşan bir Türkiye algısı var. Diğer taraftan da, Kürt sorunu gibi, demokratikleşmenin önündeki engeller gibi öteden beri her darbe döneminde öteki ilan ettiği vatandaşlarıyla devletin barışması gibi, işte Aleviler, muhafazakarlar, Kürtler, başörtülüler, her öteki ilan edilenin beriki olma fırsatının yakalandığı bir çözüm sürecini de beraberinde getiren mükemmel bir noktadayken ve 5 ayı geçti bir tek şehit haberinin gelmediği ve halkın rahat olduğu bir noktaya geldik" dedi.
Sözleşmeli Personelin Durumu
Sözleşmeli personelin kadroya alınıp alınmayacağı yönündeki soruları da cevaplayan Gündoğdu şunları kaydetti;
"Buna yönelik bir çalışma var. 1,5 yıldır, biz bu çalışmanın üzerinde duruyoruz. Faruk Çelik Bey`e teşekkür ediyorum, onunla belli bir noktaya geldik ve bu geldiğimiz noktayı Sayın Başbakanla paylaştık. 3 ay önce Sayın Başbakan, bunun üzerinde biraz daha çalışın demişti. Bu çalışma sonrasında bizim talebimiz TRT, Gençlik ve Spor Bakanlığı, belediye, il özel idare, Tarım Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Diyanet. 80 bin kalan sözleşmelinin 4B`linin kadroya geçirilmesi, 4C`lilerin ilkokul, ortaokul, lise mezunlarının genel idare hizmetlerinde memur, TÜİK`tekilerin anketör memur, üniversite mezunlarının alanına uygun memuriyete geçirilmesi üzerinde çalışmıştık. En son Sayın Başbakana bunu yeniden sunduk. 4C`lilerle ilgili sıkıntı devam ediyor, buradan ilk kez dillendireyim o zaman biz en son gittiğimizde 4C`liler ne işçi, ne memur olamadığı için eş yardımı bile alamıyor. Memur olmalarına Memur-Sen olarak çok istiyoruz çünkü bunlar büyük çoğunluğu bizim üyemiz. Ama memur olmaları imkansızsa işçi kadrosu verelim hiç değilse ikramiye, eş yardımı, çocuk yardımı bunların önü açılsın diye uğraşıyoruz. 4C`lilerde sıkıntımız devam ediyor bunun üzerinde çalışmamız devam ediyor. Diğer sözleşmelilerin kadroya geçirilmesinde daha fazla yol aldık diyebilirim, ama son talebimizi Başbakanımıza yansıttıktan sonra orada yeniden bir birlikte çalışma kararı aldık. Bu çalışma sonrasında inşallah hep beraber müjde veririz."
HABERİN YAYIN GÖRÜNTÜSÜNÜ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ.
Görüntülenme 6901