KONFEDERASYON HABERLERİ

GÜNDOĞDU: BU MİLLETİ KAMPLARA BÖLÜP, SÖMÜRDÜLER
"Kuşatılmış Demokrasi ve Sivil Toplum" konulu konferans vermek için Sivas`a giden Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, ``Bizi sağcı solcu, alevi sünni diye kategorize edenler, bizi bunlar üzerinden sömürürler. Üzerimizdeki oyunları bozalım. Bu Çanakkale ruhunu yeniden aydınlanması olacak`` dedi.
* Atatürk Kültür Merkezi`nde yapılan konferansa İl Milli Eğitim Müdürü Ali Murat Taner, Memur-Sen Sivas Temsilcisi Ömer Anlı, AK Parti İl Başkanı Burhanettin Kuru, AK Parti Merkez İlçe Başkanı Turan Topgül ve Memur-Sen`e bağlı sendikaların şube yöneticileri ve üyeler katıldı.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, teröre doğrudan destek vererek ondan rant elde etmek isteyenlerin, oy almaya çalışanların ellerinden bu oyuncağın alınması gerektiğini söyledi. Gündoğdu, "Ellerine kına yaktığımız ve askere gönderdiğimiz çocuklarımızın ailelerini üzmeden ve bir daha şehit vermeden terör bahanesiyle kardeşlik hukukunu yok edenlerin bu oyuncaklarını ellerinden almamız gerekir. Terörist başı Abdullah Öcalan ya da yandaşları başta olmak üzere teröristleri muhatap almadan, çözümün tarafı 72 milyon millet, çözümün merkezi meclis olmak üzere bu kan durdurulmalı" diye konuştu.
* Birkaç vakfın ya da derneğin, ateistliği ile tanınmış kişilerin Alevilik adına söz söylemesini Türkiye genelinde geçerli bir kuralmış sayan bir millet algısı olduğunu söyleyen Ahmet Gündoğdu, "Araştırmaları yapıp içine girince gördük ki bu oran yüzde 5 bile değil. Ateistliğini, Marksistliğini, Feministliğini Alevilik adı altında yaşayan bu insanlarla aynı Allah`a aynı Peygamber`e aynı Kuran`a inanan Alevi kardeşlerimizi ayırmamız ve bu oyunu bozmamız lazım. Çünkü bizi sağcı solcu, alevi sünni diye kategorize edenler, bizi bunlar üzerinden sömürürler. Üzerimizdeki oyunları bozalım. Bu Çanakkale ruhunu yeniden aydınlanması olacak" şeklinde konuştu.
AVRUPA İLE TÜRKİYE`DEKİ SİVİL TOPLUM YAPILANMASI FARKLI
Günümüzde sivil toplum kuruluşlarının toplumsal yapıya katkıları açısından gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında büyük farklılıklarının bulunduğunu belirten Ahmet Gündoğdu, gelişmiş ülkelerde sivil toplum kuruluşları etkinliklerini büyük ölçüde amaca uygun bir biçimde yürütürlerken, gelişmekte olan ülkelerde tam tersi bir durumla karsılaşıldığını kaydetti. Bunun en önemli sebebinin gelişmekte olan ülkelerde sivil toplum kuruluşlarının toplumsal altyapısının bulunmaması olduğuna dikkat çeken Gündoğdu, Batı`da sivil toplum kuruluşlarının toplumsal yapıyı oluşturan pek çok öğenin karşılıklı mücadelesi çerçevesinde şekillendiğini, bunun da farklı güç odaklarının birbirlerini dengelemesi olarak ortaya çıktığını ifade etti.
Sivil toplum kuruluşlarının Türkiye gibi sonradan demokratik yönetim biçimine geçen ülkelerde, böyle bir süreç yaşanmamış olması sebebiyle etkinliklerinin sınırlı olduğunu da söyleyen Gündoğdu, ``Hâkim ideoloji, hâkim güç örgütlerle arasında koyduğu mesafede açıkça taraf tutmaktadır. Ayrıca ekonomi ve demokrasi arasında yakın bir bağ vardır. Ulusal gelirin azlığı ve bunun ülke halkı içerisindeki dağılımında derin farklılıkların bulunması güçlü ekonomik birimlerin diğerlerini sindirmesi kolaylaşmaktadır`` dedi.
ETKİLİ VE KATILIMCI SİVİL TOPLUM OLUŞMALI
``Memur-Sen olarak bu şekilde aklımızı yok sayan, insanlığın birikimlerini görmezden gelen; modern dünyanın geldiği özgürlükçü- katılımcı demokrasiyi kendi halkına çok gören; bu çağ dışı darbe mantığının, hukuk, anayasa, kanun yönetmelik, protokol gibi kavramlar hiçbir sınıfının çıkarı için kullanılamayacağını her platformda dile getirdik, getirmeye devam etmeliyiz`` şeklinde konuan Gündoğdu, her anayasal kurumun, evrensel ilkeler doğrultusunda, kendi doğal sınırlarına çekilmesinin tek yolunun da evrensel insan hakları olduğunu kaydetti.
BİR VE BERABER YAŞAYANLAR, KAMPLARA BÖLÜNDÜ
Yüzlerce yıl birlikte yaşama kültürünü geliştiren bu milletin, ne yazık ki kendilerini devletin sahibi gören sınıflar marifetiyle kamplara ayrılarak, birbirine karşı mevzi almaya zorlandığını da ifade eden Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, daha sonra şunları söyledi: ``Yeniden yaşanabilir bir ülke inşa etmek, ancak sivil toplum ve sivil örgütlerin arasından zorba güçlerin çekilmesiyle mümkün olacaktır. Ancak biz, böyle bir iklimin hayat bulmasına öncülük edebiliriz, taşıdığımız değerlerle ülkenin her yöresine biz ulaşabiliriz. Biz bu bilinçle hareket ettik, Türkiye`de hiçbir örgüt bizim kadar ülkenin tamamını temsil edebilecek, birbirini içtenlikle seven insanları bir araya getirememiştir. İddia ediyorum, içi boşalmış ırkçı yapılanmalar toplum dışı, marjinal unsurlar olmaktan kurtulamayacaklardır. Biz, taşıdığımız evrensel değerlerle daha da güçleneceğiz, devraldığımız mirası gelecek kuşaklara emanet ederken yüklendiğimiz görevleri hakkıyla yerine getirmiş olmanın kıvancını yaşayacağız. Başkalarının haklarına müdahale etmediği sürece insanlar kendi hayatlarını nasıl yaşayacaklarına kendileri karar vermelidir. Nerede yaşayacağına, nerede çalışacağına, neye inanacağına karar verme herkesin kendine aittir. Herkes, kendi tercihlerini, ahlaki değerlerini, hayattaki amaçlarını, dolayısıyla çıkarlarının neler olduğu bilgisine kendisi sahiptir. Çünkü özgürlük her insanın başkalarının müdahalesi olmadan kendi geleceğini belirleme hakkıdır. Bu ülkede her insanın kendi hayatıyla ilgili nihai tercihlerde bulunma hakkı olduğunu Memur-Sen olarak biz savunduk, sizlerle birlikte savunmaya devam edeceğiz.``
.