KONFEDERASYON HABERLERİ
KAMU GÖREVLİLERİNİN YER ALMADIĞI PAKET EKSİKTİR
ADANA-Hatay,Osmaniye ve Mersin illerinden sonra Memur-Sen Adana İl Divan Toplantısı ile Memur-Sen İl Temsilciliği tarafından düzenlenen ``Kuşatılmış Demokrasi ve Sivil Toplum`` konulu konferansa katılmak üzere Adana`ya geçen Gündoğdu, `Memur-Sen İl Divan Toplantısı öncesinde Adana`da gazetecilerle bir araya gelerek bir basın toplantısı düzenledi.
* Eğitim Bir-Sen Genel Mevzuat ve Toplu Görüşme Sekreteri Ramazan Çakırcı`nın da katıldığı Genel Başkan Gündoğdu`nun başkanlığında yapılan Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen İl Divan Toplantılarının ardından Memur-Sen il Temsilciliği tarafından Adana Hekimevi Konferans Salonu`nda düzenlenen ``Kuşatılmış Demokrasi ve Sivil Toplum`` konulu konferans`ta konuşan Gündoğdu, Türkiye`nin en sıcak gündeminin yeni anayasa paketi olduğunu belirterek, Memur-Sen olarak öteden beri Türkiye`nin sıkıntılarını çözmesi için topyekûn bir anayasa değişikliği olması gerektiğini savunduklarını kaydetti.
Memur-Sen İl Temsilcisi ve Eğitim Bir-Sen Şube Başkanı Ali Uslu`nun açılış konuşmasının ardından kürsüye gelen Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, anayasa değişikliği paketinde yer alan, `memurlara toplu sözleşme ve grev hakkı` maddesinin paketten çıkarıldığını belirterek, bu maddenin tekrar ilave edilmesi gerektiğini söyledi.
Genel Başkan Gündoğdu, Mevcut anayasanın gerek metin, gerek dil, gerekse geçici maddeleriyle millet iradesine saygılı olmaktan uzak olduğunu anlatarak, "Mevcut anayasa millet iradesine saygılı olmaktan çıkarak, bürokratik oligarşiye keyfi yetkiler veren yapısı olarak Türkiye`yi taşıyamıyor. Üstelik 72 milyon Türkiye`yi kucaklayamadığını hep birlikte görüyoruz" diye konuştu.
* ÇEKİNCESİZ `EVET` DEMİYECEĞİZ
Anayasa değişikliği paketinin referanduma gideceğinin göz önüne alınması gerektiğine dikkat çeken Gündoğdu, kamu görevlilerinin, doğrudan kendilerine yönelik bir hakkı tesis ve temin etmeyen değişikliğe, çekincesiz `evet` demek gibi tavır sergilemeyeceğini söyledi.
Memur-Sen olarak, mevcut anayasanın mini paketlerle ıslah edilmesini gereksiz bir enerji ve zaman kaybı olarak gördüklerini belirten Gündoğdu, "Darbe ürünü anayasanın varlığına bir bütün olarak son verilmeli. Demokratik, hukuk devletini gerçek anlamıyla var eden yeni bir anayasanın daha fazla zaman kaybetmeden yapılması ve yazılması gerekiyor." şeklinde konuştu.
* KAMU GÖREVLİLERİ UNUTULMASIN
Gündoğdu, anayasa değişikliği paketinde kamu görevlilerinin de unutulmaması gerektiğini belirterek, ``3 gün öncesine kadar memurlara toplu sözleşme ve grev hakkının tanınması, Meclis`teki anayasa paketinde yer alıyordu ancak, birden yasalara uymadığı gerekçesiyle çıkartıldı. Bunu anlamak mümkün değil. Yasalar, anayasaya mı, anayasa mı yasalara bağlıdır? Anayasaya toplu sözleşme ve grev hakkının eklenmemesi büyük bir yanlışlıktır. Üstelik mevcut anayasa da uluslararası kanunlarla ulusal kanunların çelişmesi halinde uluslararasının geçerli olacağını söylüyor. Böyle bir durumda kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkının tanınması en doğal haktır.`` diye konuştu.
Geçmiş iktidarlara kızgın olduklarını anlatan Gündoğdu, siyaset yasağını getirdiği için, memuruyla toplu sözleşmeden kaçındığı için kızgın olduklarını, esas sitemi, memuruyla sözleşme imzalamaktan kaçınan hükümete yaptıklarını ifade etti.
Gündoğdu, kamu görevlilerinin sendikal haklarının anlamlı bir bütünlüğe kavuşturulması için toplu sözleşme ve grev haklarını hayata geçirecek düzenleme yapılmasına işaret ederek, bu konunun insan haklarına saygılı, demokratik ve sosyal bir devlet olmanın gereği olduğunu kaydetti.
Son günlerin en çok tartışılan konularından birinin 1982 anayasasının geçici 15. maddesi olduğuna dikkat çeken Gündoğdu şunları kaydetti: ``Bu madde 12 Eylül darbesini yapan Kenan Paşa ve arkadaşlarına zırh olmuştur. Bu zırh onlara soru sorulmayacağını, yaptıklarından dolayı sorumlu olmayacaklarını ifade eden bir zırhtır. Bugünlerde hukukçularımız geriye dönük bunlar yargılanamaz diyorlar. Bunlar yargılanır mı, yargılanmaz mı bilmem. Ama hiç değilse o maddeye bakarak bugün, balyoz planlarına, ıslak imzalara, demokrasiyi ıslatarak yeniden bu ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenlere anayasa bir güvence olmamalı. Geçmişte yapılanlar, yapanların yanına kar kaldı.``
* HUKUKÇULAR, EVRENSEL HUKUKA GÖRE DÜŞÜNMELİ
Hukukçuların bu bizim de işimize yarar demeden hareket etmeleri gerektiğini ifade eden Gündoğdu, ``Darbe girişimiyle kurtarıcılığa soyunarak, yapılmış darbeler de dahil, millete haddinin bildirilmesi anayasal suç olmalıdır. Bu suç asla karşılıksız kalmamalıdır`` dedi.
Bugünlerde 10-12 maddelik bir anayasa değişikliği paketinin meclisten geçme çalışması yapıldığını, mecliste uzlaşma olmaması durumunda referanduma gidilmesi gerektiğinin altını çizen Gündoğdu şöyle devam etti: ``Anayasa paketinin referanduma gitmesinden korkulmamalı. Çünkü çoğulcu demokraside, seçimlerde, siyaset yapmada birçok engel var. Halk 4-5 yılda bir oy kullanarak adam yerine konuluyor. Hiç değilse referandum yapılarak, milletin hakemliğine başvurularak, demokrasinin kavramları işletilmiş olur.``
* ANAYASA PAKETİNDE HSYK VE YAŞ`IN DA DEĞİŞMESİ GEREKİYOR
Gündoğdu, HSYK ve YAŞ`ın kararlarıyla memurluktan atılmaların evrensel hukuka aykırı olduğunu, bir insanın kendini savunma hakkının olması gerektiğini, YAŞ ve HSYK kararları ile memurluktan atılan insanların kendilerini savunamadıklarını, yeni düzenlemede bu insanlara yargılanma hakkı verilmesi gerektiğini söyledi. .
Görüntülenme 9120