DİYANET-SEN
KKTC Din Gör-Sen Genel Kurulu’na Tam Kadro Katılım
Diyanet-Sen Genel Başkanı Mehmet Bayraktutar ve yönetim kurulu üyeleri Kıbrıs Din Gör-Sen’in 5. Olağan Genel Kurul toplantısına katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Başkan Bayraktutar Diyanet-Sen ile Kıbrıs Din Gör-Sen’in kardeş sendikalar olduğunu belirterek ihtiyaç duyulan her alanda bu kardeşliği ve yardımı sürdürmeye devam edeceklerini söyledi
Din Gör-Sen’in Kıbrıs’ta büyük bir misyonu yerine getirdiğine dikkati çeken Bayraktutar “Çünkü Din Gör Sen, 600 yıl dünyaya huzur, barış ve adalet dağıtmış olan bir ecdadın görüşüdür. Din Gör Sen, tarih boyunca özgürlüğün, adaletin, hoşgörünün öncüsü olmuş bir medeniyetin görüşüdür. Şu an öyle bir topraklardayız ki, hemen arkamızda Kıbrıs seferiyle ilgili olarak Peygamberimiz (sav)’in rüyasında müjdelediği Allah dostu Hala sultan Hazretlerinin türbesi var. Yine ötemizde, büyük İslam kahramanı Hz Ömer’in (Komutan Serdar Ömer) ve altı silah arkadaşının türbesi , Kırklar Türbesi , 1974 Barış hareketinde 560 şehidin, yüzlerce sahabenin ve Yani Ashabı Kiram'ın yattığı manevi bir iklimin tam ortasındayız. Tâa Hz Osman'dan îtibâren asırlar boyu Kıbrıs, dâimâ Müslümanların îmâr ettiği bir ada olmuştur. Sultan 2. Selim tarafından fethedildikten sonra da her şeyiyle tamâmen Müslüman-Türk kimliği kazanmıştır. Peygamberimizin süt teyzesi Hala Sultan Türbesi'nden, Lala Mustafa Paşa Câmii'ne kadar Kıbrıs, Müslüman ve Türk kimliğini birlikte taşımış bir Akdeniz adasıdır. Kıbrıs'taki İslâm varlığının en eski izidir Hala Sultan Tekkesi. Tıpkı İstanbul'daki Eyüp Sultan Türbesi gibi. 1. Dünya Savaşı'na kadar, Larnaka yakınlarından geçen Osmanlı gemileri, top atışlarıyla selâmlardı Hala Sultan Tekkesi'ni. Sizler bu toprakların hem geçmişini hem de geleceğini temsil ediyorsunuz. İdeallerin yerini ihtirasların aldığı, değerlerin yozlaştırıldığı bir dönemde, yeni bir Dünya umudunu sizler zinde tutuyorsunuz. Bu yüzden bu salona bakınca içim içime sığmıyor. Çünkü ben bugün burada yeniden Milli Mücadelenin şahlanışını görüyorum.
‘’Ya şehit ya gaziyiz, biz bu dava uğruna’’
Hak yolundan dönmeyiz, bizde iman konuşur ! ‘’
diyenleri görüyorum.
Emanete sahip çıkanları, sözünde duranları görüyorum.
“Kim var” diye sorulduğunda, sağına, soluna, bakmadan “Ben varım” diyenleri görüyorum…
‘’İnna Fetahna leke fethan mübina’’ diye
Bu dava da emr-i Hak, emr-i Kur’an konuşur !”
diyenleri görüyorum.
‘’Kudüs işgal altındayken, ben nasıl olur da uyuyabilirim’’ diyen Sellahattin Eyübbileri görüyorum.
‘’Hakka teslim olmuşuz cezbe-i Yazdan ile
Kükreyen her narada şah-ı merdan konuşur !‘’
diyenleri görüyorum.
‘’Ya İstanbul beni alır ya ben istanbul’u’’ diyen Sultan Fatih’leri görüyorum.
Yüz yıl önce de en büyük hesaplaşma bizimle yapılmıştı.
Yine öyle oluyor.
Çünkü Türkiye bu coğrafyayı çekip çevirecek, toparlayacak, öncülük edecek ülkedir.
Bu yüzden son kaledir.
Yüz yıl önce Kafkaslardan ve Balkanlar'dan akın akın Anadolu'ya gelenler için nasıl son kale ise bugün de bütün coğrafyadan gelenler için, umudunu buraya bağlayanlar için de son sığınaktır. “ ifadelerine yer verdi.
Maneviyat Hırsızlarına Dur Denilmeli
Bayraktutar konuşmasına şöyle devam etti: "Kıbrıs'ın manevi kimliğine kastedenler bu güzel vatanın geleceğine tuzaklar ördüler, Osmanlı'dan bu yana kardeşlik çınarımızı yok edip aramıza girmek istediler. Manevi kimliğinden uzaklaştırıp sipariş ahlak abideliğine soyundular. Kumar ve Gece kuluplerini vampir görevi yapmaları İçin memleketin en kıymetli yerlerine diktiler, şimdi ahlakı, maneviyatı, kimliği elinden alınmak istenen bir ülkenin çığlıkları var. Unutmayın gözlerimiz önünde bir yangın var, Kıbrıs gözlerimizin önünde yanıyor, birileri bu yangını söndürmeye çalışmalı, maneviyat hırsızlıklarına dur demeli. İnşallah Din gör sen bu kıvılcımın ilk anı olacak"