Küresel Kuşatmayı Örgütlenerek Aşabiliriz

İnsanı doğru anlamayan bir anlayışın emeği doğru tanımlaması mümkün değildir. Bugün yaşadığımız küresel yangının arkasında, batılı paradigmanın materyalistik insan tanımı vardır. Küresel yangının kıvılcımı batılı paradigmanın, büyük önermeyi yanlış kurmasıyla çakılmış, kapitalist süreç yangını döktüğü benzinle büyüterek küreselleştirmiştir. 

Türkiye’nin erdemliler hareketi Memur-Sen, bu hakikati müdrik bir hareket olarak, meseleye en baştan, insandan başlamanın önemini her platformda anlatmanın kaygısıyla emeği, kendi medeniyet kodlarıyla yeniden tanımlamanın, kapitalist üretim parantezine alınmış insanı o parantezden çıkararak insanın sömürülmesinin önüne geçmenin çabasındadır. Bu nedenle, Memur-Sen sadece bir emek hareketi değil aynı zamanda kanlı sömürü düzenine bir itirazdır.

Bu meyanda, ABD’nin Kudüs kararı sonrası Türkiye genelinde yaptığımız eylemler, mitingler ve basın açıklamalarıyla yükselen itirazların bütün dünyaya ulaşmasına büyük katkı sağladık. Arakan’da yaşanan zulüm ve insanlık dramı karşısında çeşitli yardım kuruluşlarını bir araya getirerek Türkiye çapında bir yardım kampanyasının fitilini ateşledik. 

Güç ve örgütlülüğümüzün el verdiği oranda, itirazlarımızı küreselleştirmek, ortak bir sese dönüştürmek, değerlerimizi dünyanın geri kalanıyla buluşturmak için bir yandan Güney Amerika’dan Afrika’ya, Balkanlardan yakın Asya’ya adım atmadık yer bırakmazken diğer yandan farklı ülkelerden yüzlerce sendikacıyı ülkemizde ağırlamaya devam ediyoruz. 

Bütün bunların yanında emek mücadelesinde her geçen gün yeni kazanımlar, yeni mevziler elde ediyoruz. Son olarak 4/C’lilerin 4/B statüsüne alınması konusundaki kazanımımızla ciddi bir sorunu daha kazanıma dönüştürmüş olduk. 

Hayatı bölmeyen bir inancın müntesipleri olarak değerlerimizle her alanda var olmaya devam ediyoruz.