ARŞİV
"Memur-Sen Bu Ülkenin Çimentosudur"
Memur-Sen'e bağlı sendikaların Ankara Şube Temsilcileri Memur-Sen Ankara İl Temsilcisi Mustafa Kır'ın başkanlığında toplandı.
Sağlık-Sen Ankara 2 No'lu Şubesinde yapılan toplantıya 46 Şube temsilcisi katıldı.
Memur-Sen'in kururcu Genel Başkanı Mehmet Akif İnan'ı ölümünün 14.Yılında rahmetle anan Mustafa Kır, her yıl olduğu gibi bu yıl da 4 Ocak günü Başkent Öğretmenevinde düzenlenen bir programla Mehmet Akif İnan'ın çeşitli yönleriyle anıldığını bir panelin düzenlendiğini ve panele Memur-Sen İl Temsilcilerinin de katıldığını söyledi.
Mustafa Kır, halkın iradesiyle hükümet olma ümidini kaybedenlerin komplo teorileri ile halkın iradesine hükmetmek için pusuya yatan fırsat düşkünlerine fırsat vermemek için dostları üzecek düşmanları sevindirecek, kardeşlik bağlarını koparacak, insanlarımızı ayrıştıracak söz, fiil ve davranışlardan kaçınılması gerektiğini hatırlatarak, millet iradesiyle gelen hükümetlerin yine millet iradesiyle götürülebileceğini belirterek şunları söyledi: “28 Şubat sürecinde cuntacılar tarafından oynanan kirli oyunun hedefinde İslami hassasiyeti olan parti cemaat, tarikat, vakıf dernek ve sendikalar varken, bu gün bu kirli oyun İslami hassasiyeti olan bir cemaat ile İslami hassasiyeti olan bir Başbakan ve onun partisi üzerinden tezgâhlanarak,yapılan küresel operasyonla Müslümanlar birbirine düşman edilmek isteniyor. Türkiye’nin yakın ve uzak geleceği kuşatma altına alınmak istenmektedir” dedi.
Kır, “28 şubat sürecinde Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın Başbakanlıktan inmesini, partisi kapatılarak siyasetin dışına itilmesini sağlayan iç ve dış mihraklar kimler ise Mısır'da, Suriye'de Irak’ta, Libya’da ve diğer İslam coğrafyasında Müslüman'ı Müslüman kırdıran emperyalist güçler kimler ise ülkemizi kaos ortamına sürüklemek suretiyle kendi içinde çatışan bir ülke konumuna getirmek isteyen emperyalist güçlerin aynı güçler olduğunu” söyledi.
Kendilerine düşenin iç ve dış güçleri suçlayarak işin içinden sıyrılmak olmadığını söyleyen Kır, “Kötü niyetli mihrapların oyununa gelmememiz, kurdukları tuzağa düşmememiz lazım. Gün hesaplaşma ve ayrışma günü değil. Gün sertleşme ve kamplaşma günü değildir. Gün son yıllarda sosyal,ekonomik,siyasal,demokratik ve özgürlük alanında elde ettiğimiz kazanımları kaybetmeme adına haklı bile olsa münakaşayı terk etme tansiyonu düşürme günüdür. Çünkü kardeş kavgasının kazananın asla olamayacaktır” dedi.
Mustafa Kır, Memur-Sen’in her çeşit farklı dünya görüşüne mensup kamu çalışanlarını bünyesinde toplayan, farklı görüşleri kültür zenginliği sayan, görüşü ne olursa olsun herkesi bağrına basan bir anlayışı benimseyen sivil ve milli bir sendika olarak bu ülkenin hem mozaiği hem çimentosudur vurgusunu yaparak konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bireylerin hayatında olduğu gibi milletlerin ve devletlerin hayatında da karanlık ve çalkantılı günler olabilir. Böyle zamanlarda kılıçları çekip taraf oluşturmak, tarafları kızıştırmak yerine ülkesini ve milletini seven her Müslüman'ın görevi ya hayır konuşmak ya da susmak olmalıdır. Huzur ve barışın sağlanmasında konuştuğumuz dil ve üslup çok önemlidir. Bütün bela ve musibetlerin baş müsebbibi kullandığımız dil ve üsluptur. Dil kalbin aynası olduğu gibi iyiliklerin ve kötülüklerin yaygınlaşmasına alet, kardeşliğin ve düşmanlığın oluşmasına da sebeptir.”