Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Online Programında Uluslararası Sendikacılık Konuşuldu

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu tarafından her hafta düzenlenen “Değerli Konuk Önemli Konu” temalı online programın bu haftaki konuğu Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen oldu. Esen, Uluslararası sendikacılığın durumunu ve Memur-Sen’in uluslararası alandaki çalışmalarını anlattı.

Videokonferans yoluyla gerçekleştirilen programa Memur-Sen Kadınlar Komisyonu Başkanı Sıdıka Aydın, yönetim kurulu üyeleri ve 81 ilden teşkilat mensupları katıldı.

Programın açış konuşmasını gerçekleştiren Sıdıka Aydın, Memur-Sen’in vizyoner sendikacılık kimliği ile uluslararası alanda da artık sözü geçen bir sendika olduğunu ifade ederek bu başarıda teşkilatın dinamizminin de etkili olduğunu söyledi. 

Küreselleşmenin artışı ile birlikte uluslararası düzeydeki işbirliklerinin önemine dikkat çeken Aydın, pandemi gibi önemli küresel soruna karşı kamu otoritesi ve işverenlerden çok sivil toplum kuruluşlarının önemli rol oynadığını söyledi. Aydın, “Yalnızca ulusal düzeyde çalışabilmek de yeterli değildir.Çünkü Birçok karar, giderek sayıları artan sendikacıların çalıştıkları yerlerin uzağında alınmaktadır. Bu nedenle sendika yetkililerinin ve temsilcilerinin ulusal sınırla ötesinde birlikte çalışmalarına ihtiyaç vardır” dedi.

Aydın, Memur-Sen’in bu bağlamda son yıllarda önemli işlere imza attığını belirterek yerelden başlayan emek mücadelesinin bugün tüm dünyada başka mücadelelere güç kattığını ve güç kazandığını belirtti.

Esen: “Neoliberal Yaklaşımlar Emek Örgütlerinin Dayanışmasını İstemezler ”
Program kapsamında Uluslararası Sendikacılığın gelişimini anlatan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen ise, sendikacılığın yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmelerle birlikte bugünlere geldiğini belirterek bugün yaşananların da geleceğin sendikal anlayışlarını değiştireceğini söyledi.

Sunumuna sendikacılığın Sanayi Devrimi ile birlikte doğuşundan başlayan Esen daha sonraki gelişmelerle birlikte sendika kavramının nasıl değiştiğini anlattı.

Sendika kavramının tarihinde kadınların önemli bir yer tuttuğunu belirten Esen, “Sendikacılık tarihi boyunca kadınlar, eşit ücretler, oy hakkı, kısa çalışma saatleri, doğum izin hakları, yönetici poziyonlar için ve buna benzer haklarını aramak için örgütlemenin bir parçası olmuşlar. Elde edilen bu haklar sadece kadınları değil, aileyi, çocukları, erkekleri ve dolayısıyla ev yaşamını da etkilemiş sosyolojiye olumlu bir katkıda bulunmuştur. Bu anlamda kadınların sendikacılıktaki yeri sanıldığından da büyüktür” diye konuştu.

Mevcut neoliberal politikaların sendikaların gücünü zayıflattığını söyleyen Esen, “1980’lerden beri sosyo-ekonomik ve siyasi alanda meydana gelen yapısal dönüşümler, dünya sendikal hareketinin gücünü azaltmaktadır. Mevcut küresel (neoliberal) politikaların amacı, sendikaları zayıflatmak, siyaset ve ekonomideki ağırlıklarını kırmaktır. Bu nedenle, son otuz yıldır dünya çapında, sendikalı çalışanların sayısında önemli ölçüde azalmalar görülmekte ve sendikaların işverenler karşısındaki pazarlık gücü zayıflamaktadır. Sermaye daha güçlü bir şekilde örgütlenirken, emek örgütleri giderek parçalanmaktadır” diye konuştu.

Sendikaların bu çıkmaza karşı birlikte mücadele etmeleri gerektiğini belirten Esen, Memur-Sen’in de son yıllarda uluslararası anlamda yaptığı çalışmaların önemine dikkat çekti.

Memur-Sen’in 120’den fazla ülke ve 200’ü aşkın sendika ile iletişim halinde olduğu ve pek çok çalışmada işbirliği yaptığını söyleyen Esen çalışmaların tüm taraflara olumlu katkı sağladığını belirtti.