KONFEDERASYON HABERLERİ
Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil Vefatının 50. Yılında Anıldı
Düşünce dünyamızın önemli fikir ve ilim adamlarından Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil vefatının 50. yılında; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muhafazakâr Düşünce Dergisi ve Genç Memur-Sen’in düzenlediği Ali Fuat Başgil Sempozyumu ile anıldı. Sempozyumun açılış törenine Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve çok sayıda davetli katıldı.
Türkiye demokrasi tarihine mücadelesi ile yer edinmiş, düşünce dünyamızın önemli fikir ve ilim adamlarından Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil vefatının 50. Yılında adına düzenlenen bir sempozyum ile anılıyor. Ankara’da gerçekleştirilen; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Muhafazakâr Düşünce Dergisi ve Genç Memur-Sen tarafından düzenlenen Prof. Dr. Ali Fuat Başgil sempozyumu açılış töreni ile başladı. Açılışa Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Muhafazakâr Düşünce Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Serhat Buhari Baytekin, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, Kültür Memur-Sen Genel Başkanı Mecit Erdoğan, Memur-Sen Engelliler Komisyonu Başkanı Elvan Uğurlu, Genç Memur-Sen Genel Başkanı Eyüp Beyhan, çok sayıda davetli ve genç öğrenci katıldı.Yalçın: Başgil, Darbecilerin İpliğini Pazara Çıkardı
Sempozyumun açılışında konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, demokrasi tarihinin kilit isimlerinden Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’in aziz hatırasını yaşatmaya azmetmiş bir toplulukla beraber olmaktan mutluluk duyduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’in 27 Mayıs darbesiyle, yeniden şekillenen vesayet sistemine karşı, demokrasi ve millet iradesi adına hem fikirleriyle hem de şahsiyetiyle mücadele etmiş bir kahraman olduğunu ifade eden Yalçın, 27 Mayıs darbesini alkışlayan akademiye karşı sesini yükseltmiş olmasının halen hafızalarda olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanlığı adaylığının bu bağlamda önemli olduğunu vurgulayan Yalçın, vesayetçilerin tehditleri ile adaylıktan çekilmesinin de asla unutulmaması gerektiğini söyledi.Yalçın, Başgil’in demokrasi sloganı atanlardan değil bizzat demokrasi için harekete geçen ve eylem içinde olan bir fikir ve eylem adamı olduğunu ifade ederek, “Geçmiş zamanlarda basın ve kültür hayatını hegemonya altına alanlar, hocayı unutturmaya çalıştılar, onun demokratik mücadelesini sukut suikastine uğratarak yok saydılar. Ama başaramadılar... Bu toplantı onun delillerinden birisidir” şeklinde konuştu.“Ali Fuat Başgil hoca Darbecilerin göstermelik demokrasilerinin ipliğini pazara çıkardı” diyen Yalçın, “Vesayetin yeniden kurgulandığı, bütün kurum ve kuruluşların Amerika çıkarları doğrultusunda şekillendirildiği bir dönemde, darbecilerin oluşturmak istediği sisteme karşı çıkarak adını demokrasi tarihine yazdırmıştır” ifadelerini kullandı.
“Ali Fuat Başgil hocanın Konfederasyonumuzun gençlik yapılanması olan Genç Memur-Sen’imizin böyle bir hatırlatmanın öncülerinden biri olması bizi ayrıca mutlu etti” diyen Yalçın sözlerini “Bu ülkenin değerlerinden hareketle, gelecek tasavvuru ortaya koyan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı, Genç Memur-Sen’i ve Muhafazakâr Düşünce Dergisi’ni böyle bir programı gerçekleştirdikleri için tebrik ediyorum.
Ayrıca Sayın Bakanımızın şahsında Kültür ve Turizm Bakanlığı’mıza, gençlerimize yönelik önemli projeleri destekledikleri için Memur-Sen ailesi adına şükranlarımızı sunuyorum. Bu vesile ile Ali Fuat Başgil hocamıza Allah’tan Rahmet diliyor, sempozyumumuza emeği geçenlere ve iştirak eden siz değerli misafirleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum” diyerek tamamladı.Kurtulmuş: Ahlak ve Fazilet Sahibi Bir Mütefekkirdi
Sempozyumun açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş ise “Ali Fuat Başgil Türkiye’nin yakın tarihinin fikri siyasi gelişmesinde en önemli katkılarda bulunan mütefekkirlerden biridir. Türkiye’nin Son iki asrımızı kuşatan bu ülkenin bu milletin alt üst oluşlarını Osmanlının çözülme döneminden başlayarak tek parti dönemine hayatının sonuna kadar hayatının bütün süreçleriyle bütün bunlara şahit olan birisidir” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, Türkiye’nin son iki asrının hem çözülme hem de yeniden oluş dönemi olarak nitelendirerek, bu iki asırda iki farklı çizginin mücadele ettiğini söyledi. Kurtulmuş, “Bir taraftan Türkiye’nin gelişmesini kalkınmasının yegâne kaynağının batıcılık denen modernleşmeyi tercih edenler ve kıblesini batıya çevirenler, diğer taraftan her milletin aynen bir ağacın kendi köklerinde yükselmesi gibi sadece ve sadece kendi köklerinden yükseleceğine inanlar bu mücadele devam ediyor. İsimler değişmekle birlikte partiler değişmekle birlikte aslında aynı tartışmayı yapıyoruz. Bir tarafta zihni batıya dönmüş olanlar var bir tarafta kendi geleneğine yönelmiş olanlar var. Bizim fikri milli yerli mücadele dediğimiz mücadelenin en önemli isimlerinden birisi Ali Fuat Başgil’dir” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, sempozyumun gelecek nesillere yakın tarihimizin en önemli mütefekkirlerinden olan Başgil’i tanıtmada önemli rol oynadığını vurgulayarak “Ali Fuat Başgil, bir ahlak ve fazilet sahibi önemli bir bilim adamı bir düşünür ve alimdi. Demokrasi mücadelemizin abide şahsiyetlerinden biriydi. Bir dava adamıydı. Ben bu vesileyle onun ve fikirlerinin unutulmaması için yapılan bu programda emeği geçenlere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.Kalın: Türkiye Modern Dünyada Sadece Batı Referansları İle Yer Edinemez
Sempozyumun açılışında konuşan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise sempozyumu düzenleyenlere teşekkür ederek başladığı konuşmasında “Ali Fuat Başgil, Türkiye’de muhafazakar düşünceyi temsil eden önemli fikir, ilim ve siyaset adamlarından biriydi. Ali Fuat Başgil gibi düşünürlerin bugün bize hala hitap ediyor olmasının sebeplerinden biri neyi değişken neyin sabit olması gerektiği ile ilgili ciddi bir fikir ve yol haritası koymuş olmasıdır” dedi.
Kalın, “Başgil’in eserlerinde, hep bu çabanın yansımasını görürüz. Özellikle tek parti döneminde laikleşme, din, modernleşme batılılaşma politikalarına getirdiği çoklu eleştirilerinde de temel kaygısı bir toplumun değişim dinamiklerini kendi asli unsurlarından oluşturması gerektiğidir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin modern dünyadaki konumuna değinen Kalın, “Türkiye modern dünyada kendine bir yer edinecekse bunu sadece batının referansı ile yapamaz. Bunu ancak kendi tarihinden hafızasından birikiminde geleneklerinden hareketle bir noktaya giderek yapabilir. Aksi halde Türkiye gibi bir toplum kendi başına savrulan bir toplum haline gelir” diye konuştu.
“Ali Fuat Başgil’in mücadelesinin temelinde de Türk modernleşmesinin bir eleştirisi vardı” diyen Kalın, “Bir tarafta geleneğe dayanan ama moderniteye de kayıtsız kalamayan bir toplumun bundan sonra nasıl bir yol izleyeceğini Türkiye, kendi geleneklerine dayanarak ama kendini dünyaya kapatmadan yapabilir düşüncesiyle ortaya koymuştur” şeklinde konuştu.Baytekin: Amacımız Bir Fikir Adamını Gençlere Tanıtmak
Sempozyumun açış konuşmasını gerçekleştiren Muhafazakar Düşünce Dergisi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Serhat Buhari Baytekin ise “Ali Fuat Başgil’i bir sempozyum ile anlatmanın mümkün olmadığını biliyoruz. Amacımız yakın tarihimizin en önemli şahsiyetlerinden olan Başgil hakkında bir farkındalık yaratmak ve gençlere tanıtmaktır. Bu sempozyumun düzenlenmesinde emeği geçen ve katkısı olan tüm paydaşlara teşekkür ediyorum. Umarız bu sempozyum, amacına ulaşır ve Ali Fuat Başgil gibi kıymetli bir ilim adamının idealleri gençlerimize ulaşır” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından plaket ve hediye takdimine geçildi ve katılımcılar ile hatıra fotoğrafı çektirildi.