KONFEDERASYON HABERLERİ

Terör Örgütü Pkk Kalıcı Olarak Silah Bırakmalı, Fesih Süreci Tamamlanmalıdır
Türkiye, 47 yıldır mücadele ettiği terör sarmalında ağır bedeller ödemiş, bu süreçte binlerce masum insanımız hayatını kaybetmiş, binlerce güvenlik görevlimiz şehid ve gazi olmuştur. Ekonomik olarak 2 trilyon doları bulan bir faturaya mal olan terör belası aynı zamanda askeri vesayetin temel dayanaklarından biri olmuş, milletin arasına nifak sokmuş, siyaseti baskılamış, ülkemizi yabancı güçlerin kirli operasyonlarına açık hale getirmiştir.
Binlerce şehit vererek yürüttüğümüz terörle mücadelede geldiğimiz noktada tarihi bir süreç yaşanmakta, Terörsüz Türkiye’ye doğru önemli adımlar atılmaktadır. Terörsüz Türkiye projesi kapsamında terör örgütü PKK üyesi bir grup teröristin Süleymaniye’de sembolik olarak silahlarını yakması önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Türkiye Yüzyılı vizyonu için önemli bir eşik olan, Sayın Devlet Bahçeli’nin çağrısıyla başlayan, Sayın Cumhurbaşkanımızın “En büyük eserimiz olacak” diye tarif ettiği Terörsüz Türkiye projesi bağlamında atılan ve atılacak, milletimizin birlik ve beraberliğini, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü sağlamaya matuf bütün “doğru” adımları desteklediğimizi/destekleyeceğimizi ifade ediyoruz. Yürütülen Terörsüz Türkiye sürecini; emperyal odaklarca oluşturulmuş bu kanlı fay hattının ortadan kaldırılması, birlik bütünlük ve kardeşliğimize kast eden terör belasının son bulması noktasında büyük bir adım olarak görüyoruz.
Kardeşliğimiz, birliğimiz, dirliğimiz, geleceğimiz arasına örülmüş terör duvarından, kanlı terör belasından tümüyle kurtulan bir Türkiye’nin daha güçlü, daha müreffeh, daha demokratik, daha adil, milletçe daha kenetlenmiş bir geleceğe yürüyeceğinden kuşkumuz yoktur.
Yanı sıra milletimizin kaygılarını gidermesi bakımından Sayın Cumhurbaşkanımızın “Terörsüz Türkiye projesi bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al-ver sürecinin neticesi değildir.”, “Herkes şundan emin olsun: Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin onurunu, gururunu çiğnetmeyiz; Türkiye’nin başını asla öne eğdirtmeyiz.”, “Sular tersine akarsa da gereğini yaparız.” şeklindeki ifadelerini önemsiyor, bu yaklaşımı millete verilmiş bir teminat olarak değerlendiriyoruz.
Vurgulamak isteriz ki; eğer bugün devletimiz PKK terör örgütüne silah bıraktıracak bir güce ulaştıysa bunda en büyük pay şüphesiz şehitlerimiz ve gazilerimizindir. Şehit ve gazilerimizin aziz hatırasına vefa ise hepimizin boynunun borcudur. Bu noktadaki hassasiyetin güçlü bir şekilde altını çizen Sayın Cumhurbaşkanımızın tarihi konuşmasında “şehitlerin hatırasını asla çiğnetmeme”, “onların mirasına leke sürdürmeme” yönündeki kararlı ifadelerini, maziyi unutmadan atiye bakan bir anlayışın yansıması olarak görüyor ve son derece önemli buluyoruz.
Memur-Sen olarak, terör örgütünün fesih kararı sonrası Terörsüz Türkiye sürecinin ilk somut eylemi olarak sembolik silah bırakma adımını da bu bütüncül bakışla değerlendiriyoruz. Bu ilk adım sembolik olmanın ötesine geçirilmeli, örgüt en kısa zamanda samimi ve kalıcı olarak bütünüyle önkoşulsuz silah bırakmalı, alınan fesih kararı fiili olarak sonuçlandırılmalıdır.
Bugüne kadar bu vatan için canlarını feda etmiş, medyun-u şükran olduğumuz aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, bize bıraktıkları bu vatanın bekası için çalışma kararlılığımızı bir kez daha yineliyoruz. Bu milletin her ferdi için temel hak ve özgürlükleri, adil ve onurlu bir yaşamı savunmaya, medeniyet değerlerimizle şekillenmiş müreffeh, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası için üretmeye devam edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz.