KONFEDERASYON HABERLERİ
TÜRKİYE KAMU-SEN BAŞKANI KONCUK, MİLLETEN ÖZÜR DİLEMELİDİR
Beyaz TV`de yayınlanan`Medcezir` programında Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu`nun, Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Türkiye Kamu-Sen`de 41 darbe yanlısı çakma sivil toplum kuruluşunun Ergenekon tutuklusu Şener Eruygur sözcülüğünde 28 Şubat provasına soyunmasına ilişkin belgeleriyle ortaya koyduğu gerçeklerden hareketle Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk`a sorduğu sorular yine cevapsız kaldı. İsmail Koncuk, milletten özür dilemek yerine cevap vermemeyi, her defasında konuyu başka mecralara çekerek, kaçak güreşmeyi tercih etti.Darbeye zemin hazırlamaya soyunanlarla birlikte hareket etme, Ulusal Birlik Hareketi`ne ev sahipliği
yapma gibi konulara ilişkin sorulara, ``Hiç kimse Türkiye Kamu-Sen`i darbecilerle aynı kefeye koyamaz. Bunu söyleyenin alnını karışlarım. Ağzını da yırtarım `` türünden sendikacı ve eğitimci kimliğine yakışmayacak bir üslupla cevap veren Koncuk`a, Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu, Gazeteci Nagehan Alçı ve stüdyodakilerin ``İşte bu Ergenekon ağzı`` diye karşılık verdiği programda, ``12 Eylül Darbesi ve Darbecilerin Yargılanması`` konuşuldu.
Türkiye Kamu-Sen`in Ergenekoncu gösterilmeye çalışıldığından ve itham edildiğinden yakınan İsmail Koncuk`a, Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu, 11.10.2006 tarihinde Türkiye Kamu-Sen sitesinin ana sayfadan verilen``Ulusal Birlik Hareketi Platformu Kuruldu`` başlıklı bildiriyi göstererek, dindar birisinin Cumhurbaşkanı olmaması için kendilerine görev çıkararak yola çıkanların bildirisinden, ``Gün, Cumhuriyet değerlerine sahip çıkma, birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içinde birleşme günüdür. Bu bilinç içinde 40 demokratik kitle örgütü bir araya gelerek Atatürkçü Düşünce Derneği ilkeleri doğrultusunda ve benim Başkanlığımda (Ergenekon Tutuklusu Şener Eruygur) bir platform oluşturma kararı almışlardır. Yaklaşık iki aylık bir hazırlık çalışmasından sonra karşınıza çıkmanın mutluluğu ve kıvancını yaşıyoruz`` cümlelerini hatırlattı.
Ergenekon davasında silahlı terör örgütü yöneticisi olmak, zorla hükümeti ıskata teşebbüs, hükümete karşı silahlı isyana tahrik, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri bulundurma suçlarından yargılanan ve hakkında iki ağırlaştırılmış müebbet, 258 yıldan 524 yıla kadar hapis istenen Muzaffer Tekin ile birlikte Türk Eğitim-Sen eski Genel Başkanı Şuayip Özcan`ın ve İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perincek`in oğlu Mehmet Perinçek`in 2004`te katıldığı Türk Ortodoks Kilisesi`nin kuruluş yıldönümü ayinine ve Şuayip Özcan`ın Ergenekon soruşturması sürecinde bilgisayarına el konmasına da dikkat çeken Gündoğdu, ``Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu`` dedi.
2006`da Türkiye Kamu-Sen`in evsahipliğinde yapılan toplantının bildirisini Yeni Asya Gazetesi ``Böyle STK Olmaz``, Milliyet Gazetesi ``Eruygur: Köşk İşgal Edilemez``, Zaman Gazetesi ``Meclise Baskı İçin Ulusalcı Platformda Buluştular``, Vakit Gazetesi ``Halksız Çırpınış`` başlıkları ile haberleştirmişti. Ulusal Birlik Hareketi Platformu`nun Sokağı ısıtıp, darbeye zeminhazırlamaya yönelik girişimlerinden haberleri yokmuş ve sehven evsahipliği yapmışlar gibi davranan Koncuk`a, darbe heveslisi birlik bileşenleri ile ilk defa bir araya gelmediklerini hatırlatan Ahmet Gündoğdu, ``İlk toplantı Kıbrıs Türk Kültür Derneği`nde, ikincisi 15 Ekim 2006 günü Türkiye Kamu-Sen`in evsahipliğinde, üçüncüsü 19 Kasım 2006 günü Türkiye Kamu-Sen`in evsahipliğinde, dördüncüsü 2 Aralık 2006 günü platformun geçici sekretaryasını yürüten AKVİL Vakfı-Atatürkçü Çizgisi Platformu`nun evsahipliğinde yapılmıştır ve Türkiye Kamu-Sen Genel Sekreteri Sayın Fahrettin Yokuş, Konfederasyonu temsil etmiştir. 12 Aralık`ta Türkiye Kamu-Sen`de Genel Başkan Yardımcıları belirlenmiştir`` dedi.Ergenekon iddianamesinde, Ulusal Birlik Kurultayı`nın 225 kuruluşla Ankara DTCF Salonu`nda bir araya geldiği toplantılarda Onuncu Yıl Marşı, Gençliğe Hitabe, Onuncu Yıl Nutku ve çeşitli marşlardan gaza gelen Altınokta Körler Derneği`nin ``500 bin kişi adına konuştuğu, bu tarihsel toplantının ülkenin bağımsızlığının tehlikede olması nedeniyle yapıldığı, Kuvayı Milliye ateşinin her tarafa yayılması, bütünulusal güçlerin kurmay merkezinin oluşturulmasının gerektiğini`` ifade ettiği belirtilen toplantıda, Bircan Akyıldız`ın, bizim körler derneğinden aşağı kalır yanımız mı var dercesine `528 bin üyeye sahip olduğunu` söyleyerek görev taksiminde kendisine biçilen rolü yerine getirme adına kurduğu cümle ortada iken, İsmail Koncuk`un, ekran başındakilerin hiçbir şeyden haberi yokmuşçasına, `etliye sütlüye karışmamışlar` görüntüsü vermeye çalışması ne kadar inandırıcıdır?
Kamuoyunun tepkisini alınca eli eteği birbirine dolananlar, Şener Eruygur`un bildirideki görüşlerini kabul etmediklerini söyleyenler, bildiri okunurken ne demek istendiğini anlamamışlar mı? Ellerinin içiyanarcasına coşkuyla alkışlarken, idrak suyumuz pıhtılaştı mı demek istiyorlar.
ETÖ Davası iddianamelerine giren (tıklayınız) konularla ilgili geçmişin hatırlatılması dolayısıyla rahatsız olan Sayın Koncuk da çok iyi biliyor ki, bildiriyi sitelerinden kaldırmalarında, halkın iradesine kimsenin karşı koymaması gerektiğine dikkat çeken Memur-Sen`in ``Halkın oyları ilegelen bir hükümeti ancak o ülkenin parlamentosu değiştirebilir. Bunun haricindeki kim adına, ne adına olursa olsun bunu kabul etmeyeceğiz. Biz inanıyoruz ki eğer Memur-Sen o dönem (28 Şubat süreci) güçlü olsaydı bu hareketler olmayacaktı. 81 ilde 300 bin üyemizle, bu hareketleri daha ileri götürürlerse, bir milyon kişi ile Ankara`nın göbeğine otururuz, hiç kusura bakmasınlar`` çıkışı etkili olmuştu.
Eşi türbanlı birisinin Cumhurbaşkanı olmaması yolunda kamuoyu oluşturmaya ve direnmeye çalışanmahşeri cümbüşçülerin toplumdan gizledikleri gerçek yüzlerini her defasında deşifre eden Genel Başkanımız Ahmet Gündoğdu`nun, Ulusal Birlik Hareketi Platformu ile ilgili hatırlatmalarını tepkiyle karşılayan Türkiye Kamu-Sen Başkanı Koncuk,``milletten özür diliyoruz`` demek yerine daha fazla bağırarak, yakışıksız tehditler savurarak her defasında suçunu bastırmayı tercih ediyor. Programa bağlanan zamanın Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız da, milletten özür dilemek yerine yüksek sesle konuşmayı seçmiştir.
3 Nisan 2007 tarihinde NTV`de Can Dündar`ın ``Nasıl bir Cumhurbaşkanı?`` konulu programında (eski) Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız`a ``(başörtüsü) Çankaya için bir engel midir sizce`` sorusu yöneltilmiş ve sanki bu ülkede başörtüsü zulmünü, ikna odalarını, meclise seçilmiş vekili almamayı başörtüsü mağdurlarının kendileri çıkarmış gibi Bircan Akyıldız, ``…siz bir tarafta başörtüsü ya da türban şeklinde bir kesim oluşturup onu bir simge haline getirdiğiniz zaman engeldir…``diyebilmiştir. Darbecilerden hesap sormanın ve memura toplu sözleşme hakkı yolunu açan 12 Eylül 2010 Anayasa değişikliği referandumunda ``HAYIR`da hayır vardır`` kampanyası yürütenlerle aynı safta bulunmak bir yana ``Toplu Sözleşmeye de Toplumsal Sözleşmeye de EVET`` broşürlerimizi dağıtan Büro Memur-Sen`in Pendik SGK İşyeri Temsilcisi Mehmet Kayalı`yı şikayet edip yargılanmasını sağlayan, CHP Beylikdüzü İlçe Örgütüne ``Hayır`` için moral motivasyon ziyaretine giden Türkiye Kamu-Sen`e bağlı sendikaların iş yeri temsilcileri ve yöneticileri değilmiş gibi samimiyetten uzak tavırlara dikkat çeken Gündoğdu, ``12 Eylül Davası`` ve kamu çalışanlarına toplu sözleşme hakkı getiren yasa değişikliği hakkında emek vermiş gibi davranmaya çalışan Türkiye Kamu-Sen`e ortadaki paradokssal durumu hatırlattı.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu`yu, sanki iftira ediyormuşçasına özür dilemeye davet eden Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen`i milletin yanında olmaya, milletten özür dilemeye ve aşağıdaki sorulara da cevap vermeye davet ediyoruz.
1-Ulusal Birlik Hareketi Platformu niçin kuruldu?
2-Türkiye Kamu-Sen söz konusu platformun içinde hangi amaçla yer aldı?
3-Bu Platform`un görüşlerine katılmıyorlarsa, niçin konfederasyon genel merkezinde toplantı düzenlenmesine izin verdiler ve katıldılar?
4-Platformun sözcülüğünü niçin bir sivil değil de, emekli bir general yaptı?
5-Eşi başörtülü olan birinin cumhurbaşkanı olamayacağı tezini savunan, hazırladığı darbe planı iddialarıyla hafızalara kazınan generalin konuşmasına neden o anda tepki vermemişlerde, sağduyulu medyanın ve Memur-Sen`in tepkisi üzerine telaşlanarak daha sonra kendileriyle çelişkiye düşmüşlerdir?
6-Toplantının haberi neden üç gün Türkiye Kamu-Sen internet sitesinde kaldı?
7-Türkiye Kamu-Sen`in çark etmesinde bir hafta içinde binlerce üyenin istifasının etkisi var mı?
.