KONFEDERASYON HABERLERİ
Yalçın, İSG Toplantısına Katıldı
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, İş Sağlığı ve Güvenliği haftası kapsamında düzenlenen online etkinliğe katıldı.
Genel Başkan Ali Yalçın, 4-10 Mayıs İş Sağlığı ve Güvenliği haftası kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından düzenlenen online etkinlikte önemli açıklamalarda bulundu.
“Hemen hemen her gün yaşanan iş kazaları ve meslek hastalıklarını nedeniyle yaralanmalar, sakatlıklar ve maalesef ölümler meydan gelmekte. Bu olayların manevi üzüntüsü, maddi zararın ve milli servet kaybının büyüklüğü, iş sağlığı ve iş güvenliği üzerinde önemle durmamızın en önemli nedenidir” diyen Yalçın, çalışanların, ailelerinin ve toplumun can güvenliğini korumanın, işlerin sürekliliği ve ekonomik düzelmeyi sağlamanın tek yolunun iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini azami derecede uygulamak olduğunu ifade etti.
Saygın İş Düsturu Merkez Alınarak Etkin İşbirliği Gerçekleştirilmeli
Kamu kurum ve kuruluşlarının iş sağlığı ve güvenliği konusunda, kamu hizmeti görme nitelikleri ve özel sektöre örnek olmak, öncülük yapmak gibi önemli bir misyonunun olduğunu ifade eden Yalçın, “Bu sebeple 6331 sayılı Kanunda daha fazla erteleme yapılmamalıdır diyoruz. Kamu görevlileri iş sağlığı ve güvenliği sisteminin işlemesindeki en önemli aktör konumunda. Bu itibarla başta kamu görevlilerimiz olmak üzere çalışanların maruz kaldığı iş kazalarını ve meslek hastalıklarını ‘sıfır risk’ noktasına çekmek için kamunun ve toplumun tüm kesimlerinin insan onurunu ve saygın iş düsturunu merkeze alan ‘Etkin İşbirliğini’ birlikte gerçekleştirmeleri gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz” dedi.
Genel Başkan Ali Yalçın sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Küresel salgın döneminde, başta sağlık çalışanları olmak üzere kamu görevlerinin karşı karşıya kaldığı baskılar ve riskler nedeniyle ruh sağlığı bakımından zarar gördükleri bir gerçektir. ILO verilerine göre dünya genelinde her 5 sağlık çalışanından 1’inin depresyon ve kaygı semptomları yaşadığı bildirilmiştir. Uzaktan çalışma virüsün yayılmasını sınırlama, işlerin sürekliliğinin korunması, çalışanlara esneklik sağlama bakımından büyük önem taşımakla birlikte, çalışma ve özel yaşam arasındaki çizgileri belirsiz hale getirmiştir.
ILO’nun yapmış olduğu bir çalışmada, işletmelerin % 65’inin uzaktan çalışma boyunca çalışanların moralini yüksek tutmanın zor olduğu bildirilmiştir. Yine bu süreçte Memur-Sen olarak; ‘COVID-19 Salgını Bağlamında İş ve Aile Uyumu’ raporumuzu kamuoyuyla paylaştık. Raporda; İş ve aile hayatı dengesi problemlerinden en fazla etkilenenlerin eğitim ve sağlık hizmetleri başta olmak üzere kadın kamu görevlileri olduğu, Her dört kişiden birinin evden çalışmaktan dolayı fiziksel sağlık sorunları yaşamaya başladığı, Çalışanların temel haklarından biri olan dinlenme hakkının evden çalışma nedeniyle yeterince kullanılamadığı, Çalışanların salgın süreciyle birlikte yeni bir stres türü olarak kabul edilen ‘teknostres’e maruz kaldıkları tespit edilmiştir.”
Evden çalışan kamu görevlilerinin teknolojik donanım giderleri ile internet, elektrik, su ve yakıt masraflarının artışı ve kamu giderlerinden eksilip hane giderlerine eklenen diğer masrafların telafi edilmesi gerektiğini ifade eden Yalçın, bu kapsamda ekonomik destekler verilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Akreditasyon Konusunda Sendikalara Mahsus Bir Düzenleme Hayata Geçirilmeli
Pandemi ile birlikte psikososyal risklerde artış görüldüğünü aktaran Yalçın, “İş sağlığı ve güvenliğinin bir görevi de riskleri takip etmek ve azaltmaktır. Bu sebeple, çalışanlara yönelik hizmet verecek psikolog ve psikososyal destek ihtiyacı karşılanmalıdır. Sağlık çalışanları başta olmak üzere kamu görevlilerinin pandemi sürecindeki can kayıplarıyla maluliyet durumları gözetilerek gereken kolaylığın sağlanmasına yönelik yayımlanan genelgeyi iş sağlığı ve güvenliği anlamında doğru buluyoruz. Ancak korumanın tam olması için eksiklerin bir an önce tamamlanması bekliyoruz. Memur-Sen, Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyine sürekli katkı sunmuş sunmaya da devam etmektedir. Konfederasyonumuza bağlı Sendikalarımız iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitim verecek düzeydedir. Bu çerçevede akreditasyon konusunda Sendikalara mahsus bir düzenlemenin de hayata geçirilmesini bekliyoruz” dedi.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, konuşmasının sonunda Memur-Sen görüş ve önerilerini şu şekilde paylaştı:
1- Virüs salgınıyla mücadelenin kahramanları kamu görevlilerinin İş güvencesi söylemleriyle kaygı duymalarına sebep olunmamalı, sağlık hizmetleri başta olmak üzere bütün kamuda sözleşmelilik bitmeli,
2- Kamu kurumlarında, sürekli İş Güvenliği Uzmanı bulundurulması ve iş Yeri Hekiminden İSG hizmeti alınması uygulaması daha fazla ertelenmemeli,
3- Pandemiyle hayatımıza giren uzaktan çalışma, dönüşümlü çalışma, esnek mesai, kısmi çalışma gibi yeni yöntemlerin geçici olduğu gerçeği unutulmamalı, İş sağlığı ve güvenliği amaçlı alınan bir tedbir işin esasına dönüştürülmemeli,
4- Pandemiyle mücadelenin savaşçısı olan sağlık çalışanlarının döner sermaye adaletsizliğine son verilmeli, Ek Ödeme sorunları ivedilikle sonuçlandırılmalı, tüm talepleri karşılanmalı,
5- Kamu görevlileri için meslek hastalıkları listesi oluşturulmalı, derece ve kodlamaları yapılmalı, iş sağlığı ve güvenliği açısından riskli meslekler belirlenmeli,
6- Kamuda riskli çalışma alanları tespit edilerek bu alanlarda görev yapan kamu görevlileri Yıpranma Tazminatından faydalandırılmalı,
7- Başta sağlık çalışanları olmak üzere kamu görevlilerinin pandemide hastalanmaları sonucu maluliyet durumlarına yönelik kamu kurumlarının bütününde kurallar esnek hale getirilmeli, mevzuat zorluk değil kolaylık üretmeli,
8- Kamuda, ertelemeye tabi olmayan İSG eğitimlerin verilmesi, İSG kurulların oluşturulması, risk analizlerinin yapılması, acil eylem planları hazırlanması ve işe girişlerde bir takım sağlık tetkiklerinin yapılması konularında işlevsizlik son bulmalı,
9- Kamuda iş güvenliği uzmanlarının etkin bir şekilde yer alması için kurumlara kadro ihdas edilmeli,
10- Kamuda, İş Güvenliği Uzmanı belgesine haiz teknik personel tıpkı bilirkişiler gibi değerlendirilerek kamu yanında özel sektörde de hizmet sunabilmeli,
11- Bulaşıcı enfeksiyonlar ya da virüslerle her an risk altında olan sağlık çalışanları için hastanelerde modern havalandırma sistemleri kullanılmalı, kimyasallar ve radyoaktif maddelere karşı koruyucu önlemler artırılmalı,
12- Kamuda nöbetleşe çalışma sistemine devam edilmeli, evden çalışma imkânı olan personele izin verilmeli, telekonferans yoluyla toplantılar yapılmalı,
13- Kamu hizmeti sunumu sırasında vatandaşla her daim yakın iletişimde olunulan kamu kurum ve kuruluşlarında, hizmeti alıcılar belli sayıda ve belirli aralıklar kabul edilmeli, kamu görevlilerimiz hastalık riskine karşı korunmalı,
14- Sağlık çalışanlarından evlerine gidemeyen, yatılı kalanların sağlıklı beslenme ihtiyacı giderilmeli,
15- Sağlığımızı koruyanların, akıl, beden ve ruh sağlığına yönelik saldırıları hep birlikte engellemeli, sağlıkta şiddet son bulmalı,
16- Özellikle pandemi sürecinde iş yükü artan kamu görevlilerinin aşıları bir an önce tamamlanmalı,
17- Kadın kamu görevlilerinin iş ve aile hayatı uyumunu olumsuz etkileyen eve iş götürmesini engelleyecek tedbirlerin alınmalı, personel sayısı artırılmalı, aşırı iş yüklerini azaltacak düzenlemeler ve eylemler hayata geçirilmeli.