KONFEDERASYON HABERLERİ
Yalçın, Tokat ve Malatya`da Ziyaretlerde Bulundu
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, birlik ve beraberlik içinde hareket etmenin önemine dikkat çekerek, “Birlikten kuvvet doğar. Eğer yan yana durabilseydik, kol kola girebilseydik ve 111’i oluşturabilseydik, bugüne kadar yaşadığımız sorunların, sıkıntıların birçoğunu yaşamazdık” dedi. Tokat ve Malatya’da üyelerle bir araya gelen Genel Başkan Ali Yalçın, darbelerin temelinde, bir araya gelememenin yattığını kaydederek, şunları söyledi:
“Türkiye’de muhafazakâr camianın çoğunlukla yaşadığı, ama bu ülkenin istisnasız yüzde 95’inin maruz kaldığı dayatmaların altında yatan temel neden, yakın bir zamana kadar yan yana duramamamız, kol kola giremememiz ve 111’i oluşturamamamızdan kaynaklanmıştır. Bu ülkede yüzde 5’i bile oluşturamayan mahşeri cümbüşçüler, yan yana girmenin bereketini ve tılsımını kavradığı için, onlar konuştu, biz sustuk. Bu azınlık, kendileri gibi düşünmeyenleri, kendileri gibi davranmayanları irticacı, mürteci, gerici, yobaz, bidon kafalı, göbeğini kaşıyan adam olarak ilan ettiler ve ötekileştirdiler. Onun için yaşadığımız sorunların çözümü, Bediüzzaman’ın altını çizdiği formülde gizlidir. Bediüzzaman, ‘üç tane biri alt alta korsanız üç yapar ama yan yana dizerseniz, kol kola takar aynı hedefe yönlendirirseniz 111 hükmündedir’ diyerek sendikacılıktaki tılsımı, yaşadığımız travmanın reçetesini işaret etmiş; yan yana girmenin, kol kola durmanın bereketine dikkat çekmiştir.”
En büyük gücümüz örgütlülüğümüzdür
Yaşanan temel sıkıntının, sadece söylenmek olduğunu belirten Yalçın, “Örgütsüz olanlar sadece söylenirler ama örgütlü olanlar dışarıda söylerler. Onun için Eğitim-Bir-Sen, Memur-Sen önemlidir” şeklinde konuştu.
Son 10 yıl içinde 7 darbe girişimi olduğunu, Memur-Sen ailesinin dalga kıran görevi yaptığını dile getiren Ali Yalçın, Taksim Gezi Parkı olaylarının darbe ırgatlığına soyunmuş birtakım sözde sivil toplum kuruluşları üzerinden manipüle edildiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Emek örgütleri orada cirit attılar, uluslararası sermayenin, faiz lobisinin bedava kumanyalarından yiyerek sokağa indiler ve içinde bir konfederasyon genel başkanının da yer aldığı bir heyeti Ankara’ya gönderdiler. Heyetin sunduğu taleplerden üçü, ‘Kanal İstanbul olmasın, üçüncü hava limanı olmasın, üçüncü köprü olmasın’ şeklindeydi. Emek, ekmek, alın teri bunun neresinde? Onun için bizim isyanımız var. Bu ülkede sendikacılığın, temel hak ve özgürlüklerden, emek ve emekçilerden, mazlum ve mağdurlardan yana, milletin değerlerini itibarsızlaştırmadan, milli iradenin yanında yer alarak yapılması lazım. İş Sağlığı ve Güvenliği toplantısında Taksim üzerinden gerginlik oluşturmaya ve had bildirmeye çalışanlara, kürsüden ‘kral çıplak’ deyip, ‘darbecilere ev sahipliği yaptınız, darbecilik sizin ruhunuzda var. Sizin burada ne işiniz var, millet iradesinin yanında olmanız lazım. Irgatlık sizin işiniz mi’ diye sorduğumuzda, salonu terk ettiler. Biz doğru söylemeye; dokuz köyden kovulsak bile doğruyu sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz.”
Küresel darbe girişimlerine karşı mücadele verdik
17-25 Aralık küresel darbe girişimlerine de değinen Genel Başkan Ali Yalçın, “Bu süreçte yoğun bir mücadele verdik. İç ve dış odaklar bu ülkede bazı yapıları kullanamasın diye çağrıda bulunduk. Gezi’de nasıl ki mesele ağaç değil ise, 17-25 Aralık’ta mesele dershane değil dedik. Olayın arka planını gördük ve o süreçte; hizmet kelimesini ‘hezimete’, cemaat kelimesini ‘cerahate’ dönüştürmeyin. Milletin size duyduğu sempatiyi hoyratça kullanmayın, kullanılmayın diye çağrıda bulunduk. Ama hizmet kelimesi erozyona uğradı, hezimete dönüştü; cemaat kelimesi aşındırıldı, cerahate dönüştü” diye konuştu.
7 Haziran seçimleri Türkiye’nin kırılma noktası
7 Haziran seçimlerinin Türkiye’nin kırılma noktası olacağını vurgulayan Yalçın, “Bu ülke yeniden toparlanma sürecine, yeni bir Türkiye hedefiyle yeni bir yolculuğa çıkmıştır. Bu yolculuğun akim kalmaması gerekiyor. Bu bizim açımızdan son derece önemlidir. Türkiye’de hangi oyunların oynandığını, hangi dolapların çevrildiğini gören, kralın çıplak olduğunu ifade eden teşkilat olarak, bu süreçte üzerimize düşen sorumluğu yerine getirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
.