Zor Zamanlarda Emek Örgütü Olmak

2020 yılının ilk yarısını hem dünya hem de Türkiye olarak zorlu günlerden geçerek geride bıraktık. Hala devam eden pandeminin etkileri ile uğraşmaya devam ediyoruz. Bu yılın başlarında Çin’in Wuhan kentinden tüm dünyaya yayılmaya başlayan virüsün Mart ayında tüm dünya etkisi altına girmişti. Şimdiden günlük hayatımızda pek çok şeyin değişmesine neden olan pandemi bundan sonra endüstri 4.0, dijitalleşme gibi üzerine konuştuğumuz olguların daha çok konuşulmasına ve hakim sistemler haline gelmelerine neden olacaktır.

Türkiye, virüsün dünyaya yayıldığı ilk günlerden itibaren aldığı tedbirlerle virüsün bizim için tehlikeli olmasını büyük ölçüde engellemiş ve özellikle Avrupa ve komşu ülkelere nazaran çok başarılı bir süreç yönetimi ortaya koymuştur. Bu noktada devletin salgına karşı aldığı hızlı tedbirler ve yerinde uygulamalarla özellikle sağlık sisteminin çökmesinin önüne geçilmiştir.

Salgının pek çok batı ülkesinde ortaya çıkardığı tablolar ise ülkemizde görülmemiş, milletimiz hem birbiri ile hem de devlet ile birlikte uyumlu hareket ederek salgının ortaya çıkardığı etkileri en aza indirme noktasında örnek bir dayanışma içinde olmuştur. Halkımızın sağduyusu ve devletin aldığı tedbirler sayesinde market yağmalama veya hastane koridorlarında tedavi edilen hastaların trajik fotoğrafları ile hamdolsun ülkemizde karşılaşmadık.

Memur-Sen Konfederasyonu da bu süreçte Türkiye’nin en büyük emek örgütü ve sivil toplum kuruluşu olarak eşine az rastlanır bu zor günlerde sorumluluk alarak ülkemizin, milletimizin yanında yer aldık. Pandemi sürecinde yapılan çalışmaları, kamu görevlilerinin ve emekçilerin hak kaybına uğramaması ve sağlıklarını tehdit edecek bir durumla karşılaşmamaları için yetkili konfederasyon olarak sorumluluk aldık ve gerekli adımları hiç vakit kaybetmeden attık.

Tempolu ve yoğun bir sürecin içinden geçtiğimiz son birkaç ayı ele aldığımız bu bültende pandemi öncesi ve sonrasında yürüttüğümüz çalışmaları bulacaksınız.

Tarihe tanıklık ettiğimiz bu süreçte Memur-Sen olarak erdemli sendikacılığın bizlere verdiği şuur ile hareket etmeye ve sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalıştık. Yalnızca pandemi sürecinde değil, bültende de göreceğiniz gibi pek çok konuda üzerimize düşenleri yaparak kurucu felsefemizin bize yüklediği mana ile hareket ettik.

Memur-Sen, şimdiye kadar her zorlukta bir emek örgütü bir sivil toplum kuruluşu; üyesine, ülkesine hizmet etmeyi en büyük hazinesi sayan bir erdemliler hareketi olarak hep en doğru yerde durup en iyi olanı yapmaya çalıştı.

Son birkaç ayda içinden geçtiğimiz zor zamanlarda da yine üzerine düşeni yapmış ve emeğin hakkını almak için ter akıtan bir örgüt olarak iyinin, doğrunun, faydalının ve güzelin yolunda emek vermiştir. Bu emeğin ve gayretin bereketi ile daha iyi ve daha güçlü günlere ulaşacağımız ümidini hiçbir zaman kaybetmeyelim.