KONFEDERASYON HABERLERİ

Genel Başkan Yalçın NTV’nin Konuğu Oldu
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, NTV'de 8. Dönem Toplu Sözleşme sürecini değerlendirdi. Yalçın, Yaklaşık 4 milyon kamu görevlisi ve 2 milyon kamu görevlisi emeklisini ilgilendiren temel sorunları, Memur-Sen'in taleplerini ve Kamu İşvereni’nden beklentilerini kamuoyu ile paylaştı.
Konuşmasında, hedeflenen enflasyon ile gerçek enflasyon arasındaki farka değinen Ali Yalçın, toplu sözleşmelerde zam oranlarının hedeflenen enflasyon üzerinden belirlenmesinin büyük sorunlara yol açtığını vurguladı. Yalçın, geçmiş dönemlerde de aynı sorunun yaşandığını hatırlatarak "2024'te biz masadayken 2024'ün enflasyon hedefi 33'tü. Bize o zaman yüzde 25 teklif geldi, yüzde 33 bile gelmedi. Yani hedef enflasyon bile gelmedi. 2024'te enflasyonu yüzde 33 beklerken, enflasyon yüzde 44,38 çıktı. Bunun için bir defa Masada, piyasa gerçekleri üzerinden ve sahada gerçekleşen enflasyon üzerinden konuşmak durumundayız. Yoksa bizim beklentimiz bu, hedefimiz bu diye gidilen durumun pek bir karşılığı yok" dedi.
Yalçın: Alım gücü gittikçe düşüyor
Merkez Bankası'nın enflasyon hedeflerinin bugüne kadar hiç tutmadığını belirten Genel Başkan Yalçın, verilen zamların enflasyon karşısında hızla eridiğini ifade ederek, "Enflasyon hedefi üzerinden verilen rakam birkaç ay içinde gidiyor. Geri kalan kısımda memur reel olarak kaybediyor ve alım gücü gittikçe düşüyor” dedi ve mevcut toplu sözleşme sisteminin baştan sona yenilenmesi ve kanunun değiştirilmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu dile getirdi.
“Görev ve emekli aylığı arasındaki makas daraltılmalı”
Yalçın, hükümetin teklifinin sadece hedeflenen enflasyonun birkaç puan üzerinde olmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, görev ve emekli aylığı arasındaki makasın daraltılması gerektiğini belirtti. Yansıtılmayan 8 Bin 77 Lira’lık zammın emekli aylıklarındaki telafisi için Masaya 10 bin lira taban aylık zammı teklifi getirdiklerini söyledi.
Sözlerinin devamında memur toplu sözleşmeleri ile işçi toplu sözleşmeleri arasındaki temel farka dikkat çeken Ali Yalçın, işçi sözleşmelerinde zamların gerçekleşen enflasyon üzerinden yapıldığının; memur toplu sözleşmelerinde ise 6 ay önceden gelecek 4 dönemin masada tahmin edildiğini ve bu durumun hiç sağlıklı olmadığının altını çizdi. Kamu Çerçeve Protokolü'nün (KÇP) tamamlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Yalçın, "Orada da bir barem, bir çıta, bir işaret var. Bunu kamu işvereni de görüyor" diyerek işçi sözleşmelerinin memur maaşları için bir referans noktası teşkil ettiğini belirtti.
Yalçın: Atılacak adımlar teşvik edici olmalı
Kamuda çalışanlar arasında ücret adaletsizliğinin çalışma barışını bozduğunu ifade eden Yalçın, "Cumhurbaşkanımızın 2023'te bu konuda seyyanen iyileştirme yaptığında ‘zaten en düşük memur maaşı kamudaki en düşük işçi maaşının üstünde olacaktır’ şeklinde temel bir yaklaşımı var. Bu kriter esas alınmalı” dedi. Aynı işi yapan farklı statülerdeki personelin arasındaki ücret farkına dikkat çeken Ali Yalçın, "Üniversitenin önünde görev yapan iki tane güvenlik görevlisi arkadaşımızın statüsü farklı. Birisi memur diğeri işçi. İkisi de aynı işi yapıyorlar... Fazla mesaileri birisi günlük 100 lira alıyor öbürü 1500 lira alıyor. Arada 15 katlık bir uçurum var. Bu olabilecek bir şey değil" ifadelerini kullandı.
Kamu görevlisi maaşlarının ek gösterge, ek ödeme, taban aylık, çocuk yardımı, eş yardımı gibi birçok kalemden oluştuğunu belirten Yalçın, toplu sözleşme tekliflerinin de bu çeşitliliğe göre hazırlandığını ifade etti. Aile Yılı konseptine uygun olarak eş yardımının sembolik rakamlardan kurtularak 11 bin 710 liraya çıkarılmasını istediklerini söyleyen Ali Yalçın, çocuk yardımının ise iki çocuk için çocuk başına 5 bin 850 lira, üç çocuk için 8 bin 780 liraya çıkarılmasını talep ettiklerini belirtti ve atılacak adımların teşvik edici olması gerektiğini savundu.
“Çalışma barışını sağlayacak bir teklif gelmeli”
Yalçın, 3600 Ek Gösterge düzenlemesinin birinci dereceye ulaşan tüm kamu görevlilerini kapsamadığı için yaklaşık 470 bin kişide mağduriyet oluşturduğunu belirterek, geçen dönem toplu sözleşmede bu konunun 2024-2025 dönemi içinde tamamlanması için karar alındığını, ancak çalışmanın bir türlü tamamlanamadığını vurguladı. Sözlerinin devamında toplu sözleşme sürecinin sadece bir aylık kısa bir zaman dilimine sıkıştırıldığını ve resmi takvime göre 19 Ağustos'ta biteceğini hatırlatan Yalçın, “Bu kısa sürede 4 milyona varan memur ve 2 milyonu aşan memur emeklisinin meselesini masada tartışacağız. Masaya götürdüğümüz yüzlerce maddeler var" diyerek müzakere süresinin yetersizliğine vurgu yaptı.
Hükümetin ilk teklifini, 12 Ağustos'u beklemeden bir an önce sunması gerektiğini belirten Genel Başkan Yalçın, her geçen günün kamu görevlilerinin aleyhine olduğuna dikkat çekti. Yalçın, son olarak; mühendisler, teknik hizmetler sınıfı, şube müdürleri ve akademisyenlerin ücret sorunları gibi birçok özgün sorunun masada çözülmesi gerektiğini, yardımcı hizmetler sınıfının genel idari hizmetler sınıfına aktarılması ve emekli kamu görevlilerinin sorunlarının da ele alınması gerektiğini belirterek hükümetin piyasa gerçeklerini dikkate alan, adaletli ve çalışma barışını sağlayacak bir teklifle masaya gelmesini beklediklerini söyledi.