KONFEDERASYON HABERLERİ
BİZİM MÜCADELEMİZ ÖZLÜK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, sendika olarak hem özlük hem de özgürlük mücadelesi verdiklerini söyledi. Türkiye`nin demokratikleşme mücadelesinde Memur-Sen`in çok önemli katkılarının bulunduğunun altını çizen Gündoğdu, daha çok demokrasi ve özgürlük vurgusu yaptı.
Memur-Sen`e bağlı Ulaştırma Memur-Sen`in 1. Genişletilmiş Toplu Sözleşmeye Hazırlık Çalıştayında konuşan Gündoğdu, kamu görevlilerinin haklı taleplerini gündeme getirip, yeni çözüm yolları bulmayı önemsediklerini anımsattı. Gündoğdu, "Kamu görevlilerinin taleplerini ve Türkiye`nin sorunlarını çözüme kavuşturmada bana ilham olan bir söz var. `Ya bir yol bul, ya bir yol aç, ya da yoldan çekil`. Özelde kamu çalışanlarının genelde ülke meselelerinin halledilmesi için elinde yetki olanlara verilecek en güzel mesaj budur." dedi.
Gündoğdu, demokrasi ve özgürlüklerin daha çok geliştirilmesinin gerektiğini kaydettiği konuşmasında şunları söyledi:
"Bu ülkede darbeciler istediği zaman bu millete haddini bildirdiği sürece ne siyasetin ne sendikacılığın hiçbir önemi olmaz. Darbecilerle siyasetçiler arasındaki en önemli fark, darbeciler istedikleri zaman gelir istemeyince gitmez, siyasetçileri ise millet istediği zaman getirir, istediği ya da istemeği zaman götürür. Ekmeğinde, özgürlüğünde saygın olması için her türlü illegal yapılanmadan, darbeden, darbeciden kurtulmak gerekir. Memur-Sen olarak bizim de olmazsa olmazımız budur."
Memur-Sen`in referandumdaki mücadelesinin sadece bir sendikal mücadele olmadığını kaydeden Ahmet Gündoğdu, "Toplu sözleşmeye de, toplumsal sözleşmeye de `evet` sloganıyla bu milletin onlarca yıldır özlediği çoğulcu demokrasinin hayata geçirilmesi için referandumdan `evet` çıksın, demiştik. Allah`a hamdolsun bugün en sıkıntılı günlerde, Taksim krizinde bile ileri demokrasiyi, fikir hürriyetini, talepleri en çok kızanlar bile geleceğe dair planlarını konuşuyor. Dünün Türkiye`sinde gelecek yoktu" ifadelerin kullandı.
Gezi Parkı olayları ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Memur-Sen Genel Başkanı Gündoğdu, "Bazı kesimler 13 ağacın altında demokrasi arayışına girdi. Halka açık olsun diye mücadele edilen Taksim bugün halka kapatılmıştır, provokatörlerin merkezi haline gelmiştir. Bu ülkenin demokratikleşmesinden, hangi projeden kim rahatsızlık duymuş ve asla iktidar olma şansı yoksa bu kesimler Taksim`de iktidar aramaya başlamışlar. Taksim`den iktidar çıkmayacağı aşikardır. Türkiye`den rahatsız olanların projesidir" şeklinde konuştu.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakan Yardımcısı Yahya Baş ise sendikal mücadelenin zor olduğunu ve büyük özveri gerektirdiğini söyledi. Bakan Yardımcısı Baş, kendisinin de uzun yılar bu tür mücadelelerin içinde olduğunu belirterek şunları söyledi:
"Benim hayatım teşkilatçılıkla geçti. Teşkilat çalışmalarının ne kadar zor olduğunu iyi biliyorum. Sizler memurlarımızın özlük haklarının iyileştirilmesi için caba sarf ediyorsunuz. Memur sendikacılığı yapmak ülkemizde çok zor."
Ulaştırma Memur-Sen Genel Başkanı Can Cankesen ise Memur-Sen`in gücünü kuvvetli bir teşkilatlanma yapısından aydığını ve bütün Memur-Sen üyelerinin kendileri için kıymetli olduklarını söyledi. Cankesen, Ulaştırma Memur-Sen üyelerinin mali ve sosyal haklarını elde etmede öncü sendikacılık yaptığını dile getirerek şöyle devam etti:
"Hizmet kolumuzdaki çalışanları temsilen bu yıl oturacağımız toplu sözleşme masasında sorunların çözümü için mücadele edeceğiz. Toplu sözleşme masasına donanımlı bir şekilde oturup hizmet kolumuzda ki memurların haklarını alma mücadelesi vereceğiz. Ulaştırma Memur-Sen olarak 10 bin üyeye sahip büyük bir aileyiz."
.