KONFEDERASYON HABERLERİ
GÜNDOĞDU: MEDENİYET TARİHİ, AYNI ZAMANDA İNSAN VE EĞİTİMİN TARİHİDİR
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, medeniyet tarihinin aynı zamanda insanın ve eğitimin tarihi olduğunu, bu anlamda medeniyetin, medenileşmenin izini sürerken aynı zamanda insan ve eğitimle ilgili zihniyetlerin ve sorunlu alanların da izinin sürüleceğini söyledi.
Ahmet Gündoğdu, Anadolu Eğitim ve Davet Gönüllüleri Platformu`nun düzenlediği 5. Kuzuluk Sempozyumu`na konuşmacı olarak katıldı.
Konuşmasında, eğitim ve medeniyetin birlikteliğine dikkat çeken Gündoğdu, medeniyet tasavvuru içinde, eğitimin rolünün `iyi insan` yetiştirmek olduğunu kaydetti. 12 Eylül (1980) öncesi pek çok konunun ideolojik bir hoyratlıkla asli zemininden uzaklaştırılarak çatışma konusu haline getirildiğine dikkat çeken Gündoğdu bunun sonucu olarak da hoyratça yüceltilme veya hoyratça küçümsenme sonucunun doğduğunu belirtti. Bu anlamda en çok hırpalananların arasında tarih ve medeniyet kavramları olduğunu da ifade eden Ahmet Gündoğdu, ``Her meselede olduğu gibi ele aldığımız konuda hırs, hınç, kan davalarının kör edici duygusallığına düşmeden, ataları ve dedeleri insanlık tarihinin en benzersiz imparatorluğunu ve medeniyetini kurmuş iken; torunların düşman edilme süreçlerini, kırılmaları açıkça görmek zorundayız. Açıkça görmek zorundayız, çünkü ne zaman yakın ve uzak geçmişimizin sahici yüzünü görmek istesek yalanlarla örülmüş bir tarihin duvarlarına çarptık. Bu ülke insanının gerçek bir tarih ve toplum şuuru oluşturmasının engellenmesi bugüne kadar bir derin proje olarak planlanmıştır`` şeklinde konuştu.
* MEDYA, DEĞERLERİN TÜKETİLMESİNDE ETKİN ROL OYNUYOR
İnsanların en kutsal değerlerini çok ucuza elden çıkardıklarına da dikkat çeken Ahmet Gündoğdu bu konuda medyanın rolünü ise şu şekilde özetledi: ``Belki de inanmak istemediğimiz başka gerçek yaşanıyor. Medya veya medyayı kiralayan sermaye sınıfı, kendilerini mutlak güç sahibi gördükleri için, dünyada kendi kanunlarını, kendi arzu ettikleri türden insan ve dünya inşa ederken bu durum sorumluluğumuzu elbette bin kat artırıyor.``
Bizim kâinat anlayışımızda en belirleyici yer konum yaratıcıya, yaratılanların arasında sahip olduğu yetenekler ve taşıdığı sorumlulukla insana ayrılmıştır. Dolayısıyla insanın yolcuğu, iyi insan ve iyi toplum bizim medeniyet algımızın temelinde yer alır.
* MEDENİYET, BAŞLANGIÇ DEĞİL, SONUÇTUR
Bizdeki medeniyet algısının, batılı devletlerin ve yönetici elitin kendi toplumlarını medenileştirme çabasında, aynı zamanda yayılmacı ve sömürgeci eğilimlerini de meşrulaştırmada etkin bir şekilde kullanılmasına karşı çıkış olarak yansıdığını da ifade eden Memur-Sen Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, ``Bizim için Medeniyet, bir başlangıç değil sonuçtur. İş din ile başlar Medine ile devam eder, medeniyet ile sonuçlanır. İslam tarihi açısından baktığımızda din Mekke`de doğmuş, Yesrib`de Medine olmuş, Kufe, Şam, Bağdat, Tahran, Buhara, İstanbul vs. ile medeniyete dönüşmüştür. Her çağın bir kitabı, söylemi ve idraki vardır. Ve her çağın idrakinden bizzat o çağın mensupları sorumludur. Bu bağlamda Asımın Nesli, Diriliş Nesli, Altın Nesil ve Büyük Doğu Nesli tasavvurları birer arayış ve adanıştır`` dedi.
* ÇÖZÜMLER, BAZEN YIKIMI DA BERABERİNDE GETİRİYOR
İnsanlığın çözüm diye ürettiklerinin beraberinde bazı yıkımları da getirdiğine belirten Ahmet Gündoğdu, sözlerini şu şekilde tamamladı: ``Bize düşen ahlakta, hukukta, sanatta, yönetimde insanlığın dayanacağı sağlam temeller inşa etmek ve bunu insanlığa duyurmaktır. Özellikle gençlerimize potansiyelleri ve yapabilecekleri hakkında güçlü inançlar ve değerler kazandırmalıyız. Onların etik değer sahibi, özgür ve özgün bireyler olarak yetişmeleri için hiçbir fedakârlıktan kaçınmamalıyız. Bunun için de kalkınmış, demokrasinin evrensel standartlarıyla savaşmayan bir Türkiye`ye ihtiyacımız vardır. Ve elbette insanların hem yüreklerini hem akıllarını hedef alan bir strateji izlemeliyiz.``
Oturum açılışını Eğitim Bir-Sen Genel Teşkilatlanma Sekreteri Erol Battal`ın yaptığı konferansa, platformu oluşturan vakıf ve dernek yöneticileri büyük ilgi gösterdi.
.