KONFEDERASYON HABERLERİ
Kamu-Sen İçin `Enflasyon Farkı Ders Notu`
Kamu görevlilerinin büyük bölümünün sendikal duruşlarını “yancılık”, sendikal birikimlerini “yalancılık”, sendikacılıklarını da başkalarının kazandıklarını gaspa yönelik “fırsatçılık” olarak tescillediği Konfederasyon, yeni bir yalanla ve yine bir iftirayla “sahayı kirletme” operasyonuna girişmiş.
Toplu pazarlık süreçlerinde ``kamu görevlileri için terlemeyi göze
alamayanların``, masada çakılı kalanların, kalkarsak tekrar oturamayız diyerek
masaya yapışıp kalanların, ``sendikal
alanı kirletmeyi göze alması`` şaşırtmıyor artık bizi. Çünkü, herkes kendisinde bulunanı ikram eder
ve taşır sahaya.
Memur-Sen olarak biz, milletine nitelikli kamu hizmeti sunma yolunda ter akıtanlara alın teriyle elde ettiğimiz
kazanımlarımızı aktarmanın, anlatmanın derdindeyiz,. Onlar ise, iftiraları ve
yalanlarıyla ambalajladıkları kirlerini pazarlamanın ve bu yolla palazlanmanın
hevesiyle zamanlarını tüketmenin ve üyelerinden
aldıkları aidatı zayi etmenin peşindeler.
Memur-Sen`in hızını nasıl keseriz? Kamu
görevlilerinin 3. Dönem toplu sözleşmenin kazanımlarından duyduğu hazzı nasıl
bitiririz? Bir şeyler bulmalı, bir şeyler yapmalı, zihinleri bulandırmalı,
çamur üretmeli ve Memur-Sen`in üzerine boca etmeliyiz kıvranma moduna
geçmişler. Masaya yapışma modundan, Memur-Sen`e çamur atma moduna geçerken
akıllarını, anlayışlarını da yitirmişler. Ahlaklarını da yitirmişler demek
isterdik ama bir serveti yitirmek için önce sahip olmak gerekiyor.
3. Dönem Toplu Sözleşme; sonuçlarıyla
herkese kazandırdı. Süreçte ise sendikacılığa, sendikal duruşa, sendikal zemine
dair ``kazananlar ve kaybedenler``, ``kazandıranlar ve kahredenler`` şeklinde
iki ayrı fotoğraf çıktı ortaya. Şimdi ``kaybedenler
ve kahredenler`` kulübünün iki mahkum üyesinden birisi, pervasız müfterisi ``enflasyon farkı`` başlıklı yeni iftira
senaryosu üzerinden, üye sayısındaki
erozyonu durdurma, Memur-Sen`le arasındaki farkı kapatma hayaline dalmış.
Son on gündür bir vesile oluşturarak
``Memur-Sen enflasyon farkından vazgeçti``, ``Toplu Sözleşme hükmünü değiştirdi``,
``Kamu görevlilerinin 1,8 puanlık artışı iç edildi``. ``2015 enflasyon farkını
2016 toplu sözleşmesine aktardılar`` mealinde iftira ve yalanlarını yükleyerek
kağıttan uçaklarına, sorti üstüne sorti yapmaya yeltendiler Memur-Sen`e. Hesap
bilmeyen bu zevat, sorular sorarak fütursuz bir hesap sorma gafletiyle
tamamladılar ``karavana`` ile biten atışlarını.
Anla(ya)mayana, anlamamakta direne nereden
başlarsanız başlayın anlatmak zordur anla(tıl)ması gerekeni. Yine de her geçen
gün daha fazla beyin hücresi kaybedenlerin anlamasını umutsuzca umarak bir
yerden başlamamız gerek …
2.
DÖNEM TOPLU SÖZLEŞME HÜKMÜ DEĞİŞTİRİLDİ YALANI
İrtifa kaybını giderir hevesiyle yalan
söyleyenlerin ve iftira üretenlerin, her yalanı kendisini yalanlamaya her
iftirası ise açıkça söylemediklerinin itirafına aracılık ediyor. Memur-Sen`in
yükselmesini ve kendilerinin ise erimesini durdurmaya heves ederek yeni bir
yalan ve iftira ürettiler.
Doğruluğuna
kendileri dahi inanmadıkları halde ve kendilerini çöküş pozisyonundan
kurtaracaklarını inandıkları yeni yalanlarının merkezinde; ``3. Dönem Toplu Sözleşmesiyle, 2. Dönem Toplu Sözleşmesinin enflasyon
farkını düzenleyen hükmü değiştirildi.`` ifadesi yer alıyor
Kamu-Sen`in.
Bir hükmün değiştirildiğini söyleyebilmek
ve değiştirilip değiştirilmediğini anlamak için bilinen en eski ve en basit
yöntem; değiştirildiği söylenen hüküm ile değişikliği gerçekleştirdiği iddia
edilen hükmü karşılaştırmak. Karşılaştırma için de (asgari anlama kapasitesine
sahip olanlar için dahi) iki hükmü yan yana
ya da alt alta yazmak ve sonrasında ardı sıra okumak yeterli olur.
İKİNCİ
DÖNEM TOPLU SÖZLEŞMENİN ENFLASYON FARKI BAŞLIKLI 7 NCİ MADDESİ Enflasyon farkı ödemesi Madde 7 …. ç) 2015 yılı Aralık ayı
endeksinin 2014 yılı Aralık ayı endeksine göre oniki aylık değişim
oranının 5 inci maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında 2015 yılı için öngörülen kümülatif
artış oranını, aşması halinde, 5 inci maddenin birinci ve
üçüncü fıkralarında yer alan katsayılar, sözleşme ücreti artış oranları ile
ücret tavanları, söz konusu altı aylık veya oniki aylık dönemlere ilişkin
enflasyon rakamının ilan edildiği ayın 1`inden geçerli olmak üzere aşan kısım
kadar artırılır.``
|
ÜÇÜNCÜ DÖNEM TOPLU
SÖZLEŞMENİN ENFLASYON FARKI BAŞLIKLI 8
NCİ MADDESİ Enflasyon farkı ödemesi Madde8- ….. a) 2015 yılı Aralık ayı endeksinin
2014 yılı Aralık ayı endeksine göre oniki aylık değişim oranının aynı dönem
için verilen
kümülatif artış oranını, aşması
halinde, 5 inci maddenin birinci, ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarında yer
alan katsayılar, sözleşme ücreti artış oranları ve ücret tavanları ile 7 nci
maddede yer alan ortalama ücret toplamı üst sınırı, söz konusu oniki aylık
veya altı aylık dönemlere ilişkin enflasyon rakamının ilan edildiği ayın
1`inden geçerli olmak üzere aşan kısım kadar artırılır. |
Görüldüğü üzere her iki
hükümde de 2015 yılının ikinci altı aylık döneminin sonu (2015 Aralık)
itibariyle enflasyon farkı hesabının, on iki aylık enflasyon oranı üzerinden ve
aynı dönemdeki maaş ve ücretlere yönelik kümülatif artış oranı üzerinden
yapılacağı hüküm altına alınmıştır. Bu anlamda, 2015 yılı ikinci dönemine
ilişkin enflasyon farkının hesaplanmasında, oniki aylık (yıllık) enflasyon
oranı ile oniki aylık dönemde maaş ve ücretlere ilişkin kümülatif artış
oranının esas alınması yönüyle herhangi bir değişiklik yoktur. Ancak, iki
hükümde de kümülatif ifadesinden önce kullanılan ibareler farklıdır. İkinci
dönem toplu sözleşmesinde ``öngörülen``
ibaresi kullanılırken, 3. Dönem Toplu Sözleşmede ``verilen`` ibaresine yer verilmiştir. Burada
gerçekten bir değişiklik var.
Fakat bu değişiklik,
hüküm değişikliği olarak değil ifade-anlatım değişikliği olup takdiri değil zorunlu
bir değişiklik. 2. Dönem toplu sözleşme 2013`de imzalanmış ve belirtilen zam
oranları 2014 ve 2015 yıllarında uygulanacaktır. Bu yüzden, imzalandıktan
belirli bir süre sonra yaklaşık birbuçuk-iki yıl sonra gerçekleştirilecek
zamlar için ``verilen`` ifadesini kullanamazsınız çünkü zamlar henüz
verilmemiştir. Böyle bir durumda ``belirtilen`` ya da ``öngörülen`` gibi ibareler kullanmak
zorundasınız. İkinci dönem toplu sözleşmesinde de ``öngörülen`` ibaresi tercih
edilmiştir. 3. Dönem toplu sözleşmesi ise 2015 Ağustos`ta imzalanmıştır ve 2015
yılına ilişkin zamlar kamu görevlilerine bu imzadan önce 2015 Ocak ve 2015 Temmuz
aylarında verilmiş olması nedeniyle ``verilen`` ibaresi kullanılmıştır. Bu
noktada, 2. Dönem toplu sözleşmesinde -gelecekte olacak olması nedeniyle-
kullanılan ``öngörülen``, ibaresinin, 3. Dönem Toplu Sözleşmesinde –geçmişte
olmuş olması nedeniyle- ``verilen`` ibaresine dönüştürülmesini ``toplu sözleşme
hükmünü değiştirdiler`` iftirasına dönüştürmek, gözünü gerçeğe kapatmaya zihnini
iftira atmaya alışmış zihinler gerektirir. Bu düzeyde iftira becerisine sahip
olanların, zihinlerini sendikacılık alanında kullanma ahlakına sahip olacakları
günü beklemek artık anlamını yitirmiştir.
Önceki
toplu sözleşmenin son dönemine ilişkin enflasyon farkı hükmüne, sonraki toplu
sözleşmenin içeriğinde de yer verilmesi rutin/olması gereken bir uygulama
Her toplu sözleşmenin
son dönemine ait enflasyon farkı düzenlemesine, bir sonraki toplu sözleşmenin
içeriğinde yer verilmesi ilk defa bu dönemde olmuş bir durum değildir. Esasen
bu uygulama, toplu sözleşmenin süresinin iki yıl olması ve son döneme ait
enflasyon farkının iki yıllık sürenin sonrasında ve bir sonraki toplu sözleşme
dönemi içerisinde maaşlara yansıtılacak olmasının da doğal/zorunlu sonucudur.
Kaldı ki; toplu sözleşme metinleri incelendiğinde, İkinci dönem toplu sözleşmesinin enflasyon
farkıyla ilgili maddesinde,birinci dönem toplu sözleşmenin -son dönemi olan
2013 yılının ikinci altı aylık dönemine ilişkin- enflasyon farkı hükmünün ifade-anlatım farkıyla yer aldığını
görülecektir.. Birinci dönem toplu sözleşmesinde ``2013 yılı Aralık ayı endeksinin
2013 yılı Haziran ayı endeksine göre altı aylık değişim oranının 4 üncü
maddenin dördüncü fıkrasında 2013 yılının ikinci altı aylık dönemi için öngörülen artış oranını`` şeklindeki
hüküm ikinci dönem toplu sözleşmesinde ``2013
yılı Aralık ayı endeksinin 2013 yılı Haziran ayı endeksine göre altı
aylık değişim oranının %3`ü,`` şeklinde yer almıştır. Bu şekilde bir
uygulama yapılmasının nedeni ise, enflasyon farkı uygulamasının bir sonraki
toplu sözleşme içerisinde yer alan Ocak ayında gerçekleşecek olması ve Maliye
Bakanlığının konuyla ilgili tebliğ ya da genelgesinde iki toplu sözleşmeye atıf
yapmak yerine tek toplu sözleşme metnine atıf yapmak suretiyle anlatma ve
anlama kolaylığı üretebilmesidir. Ancak, anlaşılan o ki, Kamu-Sen kolay olan
anlama yerine zor olan anlamamayı başarmıştır.
Hükmün değiştirilmediği, hükmün kaleme alınma tarihi kaynaklı
olarak ``zorunlu ibare değişikliği`` yapıldığı gerçeğine rağmen ``hüküm
değiştirildi`` yalanı/iftirası üretenler hakkında üç tespitten biri yapılabilir.
Ya kötü niyetleri ya anlamada acziyetleri ya da hem kötü niyet hem de anlamada
acziyet vardır.
2015 YIL SONU ENFLASYON
FARKINDAN VAZGEÇİLDİ
%1,8 ENFLASYON FARKI ZAMMI ENGELLENDİ
YALANI
2. Dönem toplu
sözleşmenin önemli ayrıntılarından biri, enflasyon farkı hesabında, yıllık
enflasyon ve kümülatif artış oranı verilerinin kullanılmasını öngören ilk toplu
sözleşme olmasıdır.Bu çerçevede, 2015 yılının ilk altı ayında o döneme ilişkin
enflasyon verisi ile maaş artış verisi arasında bir karşılaştırma yapılması
öngörülürken, ikinci altı aylık dönemin kendi içinde enflasyon oranı ve maaş
artış oranı karşılaştırılmak suretiyle enflasyon farkı hesaplaması söz konusu
olmayıp yıllık enflasyon ile maaşlarda yıl için öngörülen kümülatif artış oranı
karşılaştırması üzerinden enflasyon frakı hesaplanacaktır.
İkinci dönem toplu sözleşmesinde 2015 yılında kamu
görevlilerinin maaş ve ücretlerine yapılması öngörülen zamlar;
a) Ocak ayında %3,
b) Temmuz ayında %3
c) Ocak-Haziran
döneminde enflasyonun %3`den fazla çıkması durumunda 2015 Temmuz ayında
maaşlara yansıtılması öngörülen enflasyon farkı zammı
d) 2015 yıllık
enflasyonunun 2015 yılında maaşlara yapılması öngörülen kümülatif artıştan
yüksek çıkması durumunda 2016 Ocak ayında maaşlara yansıtılması öngörülen
enflasyon farkı zammı
olmak üzere dört
kalemden oluşmaktadır. Burada unutulmaması gereken husus, toplu sözleşmede
katsayı ve gösterge rakamları yazılmak suretiyle yapılması öngörülen artışların
mutlak, enflasyon farkı şeklinde öngörülen artışların ise –enflasyonun artıştan
fazla çıkması haliyle sınırlı- muhtemel nitelikte artışlar olduğudur.
2. DÖNEM TOPLU SÖZLEŞMESİ İLE KAMU
GÖREVLİLERİNİN MAAŞLARINA
2015 YILI İÇİN ÖNGÖRÜLEN MUTLAK VE MUHTEMEL
ARTIŞLAR
DÖNEM |
MUTLAK ARTIŞ |
DÖNEM ENFLASYONU* |
MUHTEMEL ARTIŞ (Enflasyon Farkı) |
DÖNEM KAPSAMINDA ARTIŞ TOPLAMI |
1Ocak-30 Haziran |
%3 |
%4,76 |
Dönem enflasyon
oranının, maaş artış oranından yüksek çıkması halinde aradaki fark kadar
artış yapılması (Dönem enflasyonu %4,76 olarak gerçekleştiğinden bu dönem kaynaklı
%1,76 enflasyon farkı zammı Temmuz ayında maaşlara yansıtılmış ve öngörülen
muhtemel artış mutlak artışa dönüşmüştür) |
%4,76 *%3 lük bölümü 1
Ocak`ta %1,76`lık bölümü 1 Temmuz`da maaşlara yansıtılmıştır. |
1 Temmuz-31 Aralık* (Dönem; Mutlak maaş
zammı için 1 Temmuz-31 Aralık, muhtemel
(enflasyon farkı zammı)artış içinse 1 Ocak-31 Aralık arasıdır.) |
%3 |
…………….. (2015 Aralık ayı sonu
itibariyle netleşecek) |
2015 yılı enflasyon
oranının 2015 yılı için öngörülen kümülatif artış oranından yüksek çıkması
halinde aradaki fark kadar artış yapılması (2015 yıllık enflasyonu henüz
netleşmediğinden halen öngörülen muhtemel artış verisi niteliğindedir.
|
Henüz belli değil |
Bu tablo çerçevesinde; 31
Aralık 2014 itibariyle maaşı 2.000 TL olan bir kamu görevlisinin maaşı;
a) 2015 Ocak`ta %3 artışla 2.060 TL`ye
b)
2015 Temmuz`da %4,76
artışla 2.158 TL`ye yükselmiştir. Böylece ilgili kamu görevlisinin maaşında
2014 Aralık ayına göre 158/2.000=%7,9 oranında artış gerçekleşmiştir. Kamu
görevlisinin maaşına 2015 yılında yapılması öngörülen artışlardan dördüncü
kalemi oluşturan yıllık enflasyon oranı ile yıllık kümülatif artış oranı
arasındaki farkın enflasyon lehine olması halinde uygulanması öngörülen
enflasyon farkı zammı, 2015 yıllık enflasyonunun açıklanmasıyla birlikte
netleşecektir.
2015 yılında maaş ve
ücretlere Ocak ayında %3, Temmuz ayında %3 olmak üzere katsayı/gösterge rakamı
ifade edilmek suretiyle yapılması öngörülen mutlak artışların kümülatif
karşılığının %6,1 olduğu su götürmez bir gerçekliktir. Ancak, yukarıda da ifade
edildiği gibi toplu sözleşme kapsamında öngörülen %6.1 oranındaki mutlak artış
yanında yine toplu sözleşme kapsamında öngörülen enflasyon farkı kaynaklı
muhtemel artışlar da söz konusudur. Kaldı ki, 2015 yılı ilk altı ayı sonunda
enflasyonun %4,76 çıkması nedeniyle kamu görevlilerine Temmuz ayında %1,76
oranında enflasyon farkı zammı yapılmış ve toplu sözleşmeyle öngörülen muhtemel
artış mutlak artışa dönüşmüştür.
2015 yılının birinci altı aylık dönemine
ilişkin veriler üzerinden %1,76 enflasyon farkı zammı alan kamu görevlilerinin
2015 yılı sonu itibariyle oluşacak yıllık enflasyon üzerinden enflasyon farkı
alıp alamayacağı ise Aralık ayı enflasyonun (2016 Ocak ayının ilk haftasında)
açıklanmasıyla netlik kazanacaktır.
2015 yıllık enflasyon oranı netleştiğinde,
2. Dönem Toplu Sözleşmenin 2015 yılına ilişkin son enflasyon farkı hesabında
kullanılacak veri kesinleşecektir. Enflasyon farkının hesaplanması için gerekli
olan ``kümülatif artış oranı`` olarak hangi veri kullanılacaktır.
Kamu-Sen, 2. Dönem toplu sözleşmesi gereği
bu verinin %6,1 olduğunu ve 2015 yıllık enflasyonundan bu sayının çıkarılması
ile bulunacak oranın kamu görevlilerine ``enflasyon farkı zammı`` olarak
verilmesi gerektiği, ancak 3. Dönem toplu sözleşmesinde yer alan hüküm
nedeniyle enflasyon frakı hesabında %6.1`in kullanılma imkanın ortadan
kaldırıldığını böylece kamu görevlilerinin %1,8 oranında enflasyon farkı
almaktan mahrum edildiği yalanını sahaya sürüyor. Bu yalan kurguyla kuyruklu yalan
üretme potansiyelinde ulaştığı seviyeyi, yeni zirveyi, hesaplama yöntemiyle de
Matematik becerisinde düştüğü seviyeyi kamuoyuna deklare ediyor Kamu-Sen.
Ne diyor Kamu-Sen, maaş ve ücretlere 2015
yılında öngörülen artış oranı %6,1`dir. Bu doğru mu? Elbette ve kesin olarak
doğru fakat eksik. Söz konusu %6.1 mutlak anlamdaki artışların (%3+%3) kümülatif oranıdır. Enflasyon oranı veya başka
bir parametre ile karşılaştırma yapılmaksızın maaşlar için öngörülen artış
oranı %6.1`dir. Enflasyon oranıyla karşılaştırma üzerinden öngörülen (muhtemel)
artış da dahil edildiğinde mevcut durum itibariyle kamu görevlilerinin maaşlarındaki
kümülatif artış oranı %7,9`dur.
Rakamları ve dört işlemi yalanlarına
malzeme yaparak Matematiğin gerçekliğini taciz eden Kamu-Sen`in düştüğü
çukurdan çıkmak umuduyla sarıldığı yalanı hep birlikte görelim.
Enflasyon farkı hesabında kümülatif artış
oranı olarak %6,1`in kullanılması ile %7,9`un kullanılması arasında, süreç
(işlem sayısı) yönüyle farklılık, sonuç yönüyle aynılık-eşitlik söz konusudur.
Her iki kümülatif artış oranını kullanarak 2015 yılı sonunda (1 Ocak 2016`dan
geçerli olmak üzere) maaşlara yansıtılabilecek enflasyon farkı zammını hesaplamak
suretiyle bu tespiti somutlaştıralım.
a) Kümülatif
Artış Oranı Olarak %6,1 Kullanılması Halinde Enflasyon Farkı Zammı Hesabı
(2015 Yıl sonu enflasyon oranı henüz
kesinleşmediğinden yıl sonu enflasyon oranı, farazi olarak %9 olarak
kullanılacaktır)
1.AŞAMA Yıl Sonu Enflasyon Oranı -
Kümülatif Artış Oranı = Yıl Sonu Enflasyon Farkı
%9 - %6,1 = %2,9 |
2. AŞAMA Yıl
Sonu Enfls.Farkı-Yıl İçinde Yansıtılan Enfls.Farkı Zammı=Yıl
Sonu Enfls.Farkı Zammı %2,9 - 1,76 = 1,14 |
b)Kümülatif Artış Oranı Olarak
%7,9`un Kullanılması Halinde Enflasyon Farkı Zammı Hesabı
(2015 Yıl sonu enflasyon oranı henüz kesinleşmediğinden yıl sonu
enflasyon oranı, farazi olarak %9 olarak kullanılacaktır)
1.AŞAMA Yıl Sonu Enflasyon Oranı -
Kümülatif Artış Oranı = Yıl
Sonu Enflasyon Farkı
%9
- %7,9 =
%1,1 |
Görüldüğü gibi kümülatif artış oranı
olarak %6,1`in kullanılması ile %7,9`un kullanılması arasında sonuç itibariyle
fark bulunmazken, süreç itibariyle %6,1 oranı kullanıldığında yıl sonu
itibariyle uygulanacak enflasyon farkı zammını bulmak için ilave bir işlem daha
yapmak gerekmektedir. (İki hesaplama yönteminin sonucunda oluşan %0.04`lük fark
Temmuz ayında maaşları yansıtılan 1.76`lık enflasyon farkının, kümülatif artış
oranına etkisini ihtiva eden 0.03 puanlık farktan kaynaklanmaktadır.)
Bu noktada, kümülatif artış oranının %6,1
olarak kullanıldığı hesaplama yönteminde, ikinci aşamaya ihtiyaç duyulmasının ve
yıl sonu enflasyon farkından yıl içinde yansıtılan enflasyon farkı zammının
çıkarılmasının (düşülmesinin) nedenini açıklamak yararlı olacaktır. İkinci
aşamaya ihtiyaç duyulmasının nedeni, birinci aşamada, yıllık enflasyon
oranından maaşlar için öngörülen kümülatif artış oranını çıkararak yılın
sonunda, maaş artışının enflasyonun üzerinde olup olmadığını bulduk. Çıkan
sonuç, maaşlar için öngörülen kümülatif artış oranının enflasyondan (farazi
olarak belirlediğimiz %9`dan) 2,9 puan düşük olduğudur. Enflasyon farkı olarak
yansıtılması maaşlara yansıtılması gereken %2,9`un 1.76`sı Temmuz ayında
yansıtıldığına göre 2016 Ocak ayında maaşlara yansıtılacak enflasyon farkı
zammını netleştirmek için (Verilmesi Gereken
Enflasyon Zammı= Yıl Sonu Enflasyon Farkı-Verilen Enflasyon Zammı) formülü
doğrultusunda işlem yapılmıştır.
Alternatif bir yöntem kullanarak konuyu
kavram ve formüllerden arındırarak ilkokul üç seviyesinde bir soru-cevap
düzleminde aktarmak anlama zorluğu yaşayan sendikalar ve sendikacılar için daha
faydalı olacaktır. Bir ilkokul öğrencisine sorar gibi soralım. ``2015 yılı enflasyonu %9
olarak gerçekleşmiştir. Kamu görevlilerinin maaşlarına Ocak ayında %3, Temmuz
ayında da %1,76`sı enflasyon farkı olmak üzere %4,76 zam yapılmıştır. Bu
durumda kamu görevlilerinin maaşlarının enflasyonun altında olmaması için kamu
görevlilerine ne kadar ilave (enflasyon farkı kaynaklı) zam yapılmalıdır?
Doğal sayılar ve dört işlem hakkında asgari düzeyde bilgi sahibi olan bir
ilkokul öğrencisi bu Matematik probleminin çözümünde;
9=3+4,76+? 9=7.76+? ?= 9 - 7.76 Enflasyon Zammı=1.24 (1.Yöntem) |
9-3=6 6-3= 3 3-1.76=1.24 Enflasyon Zammı=1.24 (2.Yöntem) |
Şeklinde iki farklı yöntem kullanarak
problemin çözümünü gerçekleştirebilir. Yukarıdaki hesaplama ile bu hesaplamanın
sonuçları arasında %,0,10 sapmanın nedenini sorabilirsiniz. Evet, bu sapma var.
Bir ilkokul öğrencisinin cevabındaki %0,10`luk sapma, Kamu-Sen`in %1,8`lik
sapması karşısında doğruya yakın değil doğru kabul edilir.
KAMU-SEN`İN
%1,76 ENFLASYON ZAMMINI YOK SAYMASI, ``BİR LİRA NEREYE GİTTİ`` ŞEKLİNDEKİ
MATEMATİK SORUSUNU HATIRLATIYOR
Kamu-Sen`in ``2015 yıl sonu enflasyon zammından vazgeçildi,
kamu görevlilerinin %1.8 oranında enflasyon farkı zammı engellendi`` yalan ve
iftirasında temel nokta, Temmuz ayında kamu görevlilerinin maaşlarına yapılan
ilave %1,76 enflasyon farkı zammını yok saymak, böyle bir zammı kamu
görevlilerinin almadığına önce kendini sonra da kamu görevlilerini
inandırmaktır.
Kamu-Sen`in sahayı kirletmek için
kullandığı bu tutum, geçmiş yıllarda Matematik öğretmenlerinin, işlem
basamakları doğru yürütmezsiniz, sayıları farkında olmadan yok edersiniz``
nasihatini dillendirmek için kullandıkları ``bir lira nereye gitti`` sorusunu ve
heyecanla ``1 lira kayıp öğretmenim`` yaygarası koparan öğrencileri hatırlamaya
da vesile oldu. Soru şöyle; ``Üç arkadaş kişi başı 10`ar lira vererek fiyatı
30 lira olan beğendikleri radyoyu almaya giderler. 30 lirayı verirler dükkan
sahibine verirler ve radyoyu alırlar. Dükkan sahibi radyonun indirime girdiğini
ve fiyatının 25 liraya düştüğünü hatırlar. Dükkandan ayrılan üç arkadaşa
ulaştırması için 5 lirayı çırağa verir. Çırak, yolda giderken 5 lirayı 3 kişiye
paylaştırmanın zorluğunu düşünerek üç arkadaşa birer lira verir ve 2 lirayı da
kendisine alır. Son duruma göre 3 arkadaşın cebinden 9`ar lira çıktığına ve çırağın
cebinde de 2 lira olduğuna göre 1 liraya nereye gitti?
Kamu-Sen`e göre; 10 lira verenler 1`er
lira geri aldılar verdikleri para kişi başı 9 Lira oldu. 9X3=27Lira Çırağın
cebinde ise 2 lira var. 27+2=29 Lira. Başlangıçta 30 lira varken şimdi 29 lira
var sonucuna ulaşıp 30-29=1 Lira kayıp yaygarası kopartıyor Kamu-Sen. Radyonun üç
arkadaşa maliyetinin 27 lira olduğunu 25 lirasının dükkan sahibinde 2 lirasının
da çırakta olduğunu, üç liranın kendi ceplerinde olduğunu unutuyor. Bir lira
nereye gitti diyerek yeni bir soru ve sorun üretirsin cevabını bulamayınca da
zihinleri kirletmeye yeltenirsin. Kamu-Sen`in Hesaplayamadığı; Başlangıçtaki 30 TL`nin 25 TL`si dükkan
sahibinde, 3 lirası üç arkadaşta, 2 lirası ise çırakta olduğuna göre 25+3+2=30TL ve 1 liranın bir yere gitmesi
gibi bir durum söz konusu değildir.
2015 yılı sonu enflasyon farkına ilişkin
hesabında Kamu-Sen kapılı zihinle açıkgöz bir tavırla ``%1,8 kayıp var``
yaygarası kopartıyor Temmuz ayında kamu görevlilerinin maaşlarına yansıtılan
%1,76`lık enflasyon farkı zammını görmezden gelerek. Bu kadar uzun bir
açıklamaya ne gerek vardı denilebilir. Ancak, açıklamanın asli muhatabı
Kamu-Sen olunca ``leblebi`` diyeceğinizi anlaması için ``leb`` dememiz yetmiyor
``Çorum leblebicisi`` demek zorunda kalıyoruz.
Bu arada, kamu görevlileri sendikacılığının
yetkili konfederasyonu Memur-Sen olarak üyelerimize, kamu görevlilerine yönelik
sorumluluklarımız yanında rakiplerimize dair sorumluluklarımız da var. Bu
kapsamda, son toplu sözleşme görüşmelerinde masaya ne zaman oturulacağı ve
masadan ne zaman kalkılacağı, masaya yapışıp kalmamak, masada çakılı kalmamak
için gereken duruş sendikacılığı konusunda hem teorik hem de pratik ders vermek
durumunda kalmıştık. 2015 yılı sonu itibariyle yapılacak olan enflasyon farkı
hesabına ilişkin olarak kamu görevlilerinin zihinlerini bulandırma çabalarına
girişen Kamu-Sen`e, oldukça itibar ettiği ``kuruş sendikacılığı`` konusunda ders
vermek durumunda olduğumuz anlaşılıyor.
``Melanete merhamet, yeni melanetlere davettir`` diyen eskilerin sözüne itibar etmemeyi
aklımızdan geçirmeyiz. Tecrübenin, yaşanmışlığın idrak süzgecinden geçmiş
sözlere itibar etmek, sözleri söyleyen idrak sahiplerine ihtiram göstermek,
sadece sendikacılığımızın değil evvel emirde insanlığımızın gereğidir. Ancak,
bu kez melanete merhamet etme noktasında tekrarı olmayacak bir istisna
kabilinden olmak üzere ``melanet girdabına düşene merhamet`` edeceğiz. Enflasyon
farkını, anlaması, kavraması ve diline dolaması durumundan kurtulması kendilerine
mahsus hazırladığımız ``enflasyon farkı`` ders notu üzerinden Kamu-Sen`e konuyu
öğrenme fırsatı sunacağız. ``Yüzyüze eğitim`` sürecinde anlamadıkları ``enflasyon
farkını ve diğer kazanımları`` belki ``uzaktan eğitim`` yöntemiyle anlayabilirler
umuduyla ders notuyla anlatmaya çalışacağız hem Kamu-Sen`e hem de eğitimci
genel başkanına. Ben Türkçe`den anlamam alanım İngilizce derse, söz konusu ders
notunun İngilizce çevirisini de ulaştırmaktan kaçınmayacağız.
KAMU-SEN İÇİN SENDİKAL BİRİKİM DERS
NOTLARI
(Enflasyon Farkı Nedir? Ne Değildir?)
Ön Bilgilendirme ve Uyarı; ``Duruş sendikacılığı``nı kavrama konusunda
hazır bulunuşluk düzeyi olması gerekenin çok uzağında olan Kamu-Sen`in ``kuruş
sendikacılığı`` konusundaki hazır bulunuşluk düzeyine uygun olmasına azami özen
gösterdiğimiz Ekte yer verdiğimiz ``Enflasyon Farkı Ders Notu`` Kamu-Sen`e mahsus
hazırlanmış olup üçüncü kişilerin yararlanması Kamu-Sen`in iznine tabidir.
ENFLASYON
FARKI NEDİR?
``Enflasyon farkı`` kavramı, iktisadi ya da
mali literatürde yer alan akademik bir terim değildir. Bu kavram, maaş ve
ücretler ile enflasyon arasında ilişkilendirme kapsamında ortaya çıkmış fili
bir kavramdır. Bu anlamda, bu kavrama ilişkin terminolojik düzlemde akademik
bir tanım bulunmamaktadır. Bu nedenle enflasyon farkı kavramı, fiili duruma ve
somut uygulamalara dayalı olarak yapılmaktadır, yapılmalıdır.
Bu çerçevede, enflasyon farkı; maaş ve
ücretler ile enflasyon arasında belirli bir dönem baz alınarak yapılan
karşılaştırma sonucunda; söz konusu dönem için maaş ve ücretlerdeki artışın aynı
dönemde enflasyondaki değişim oranının altında kalması durumunda enflasyondan
olumsuz etkilenmemesi için maaş ve ücretlere yansıtılması gereken ilave artış
olarak tanımlanabilir.
ENFLASYON
FARKI NASIL HESAPLANIR
Enflasyon farkının tanımında kullanılan
veriler, enflasyon farkının hesaplanma yöntemini de içeriğinde barındırır. Söz
konusu tanımı, Matematik zemininde,
;
a) Enflasyon Farkı= Maaş/Ücretlerdeki
Artış Oranı-Enflasyon Oranı
b) Enflasyon Farkı= Enflasyon
Oranı-Maaş/Ücretlerdeki Artış Oranı şeklinde olmak üzere iki şekilde formüle edebiliriz. (a) Şıkkındaki formülde
sonucun (-) negatif, (b) şıkkında ise sonucun (+) çıkması pozitif sayı olması
halinde, maaş ve ücretlere ``enflasyon farkı`` şeklinde ilave bir artış yapılması
gereklidir. Bu durumların tersinde ise, maaş ve ücretlerin enflasyonun altında
kalmaması ya da enflasyonun üzerinde olması nedeniyle enflasyon farkı kapsamlı
bir artış yapılmaz.
Burada unutulmaması gereken husus, maaş ve
ücretlerdeki artışın birinci ve ikinci altı aylık artış, enflasyon farkının ise
birinci altı için altı aylık, ikinci altı aylık dönemde ise altı aylık değil
yıllık yapılmasının öngörüldüğü durumlarda söz konusu formülün Birinci Altı Ay İçin; Enflasyon
Oranı-Maaş/Ücret Artış Oranı şeklinde İkinci
Altı Ayın Sonundaki Yıllık Enflasyon Farkı İçin; Yıllık Enflasyon Oranı-
Maaş/Ücretlere Yıllık Artış Oranı( Birinci Altı Ay Artış oranı+İkinci Altı Ay
Artış Oranı+Birinci Altı Ay Sonrası Ödenen Enflasyon Farkı) şeklinde
uygulanacak olmasıdır.
ENFLASYON
FARKI HESABINDA BİRİM ZAMAN
Enflasyon farkının hesaplanmasındaki
verilerin oluşmasına esas olan süre, enflasyon farkının hesaplanmasında dikkate
alınacak ``birim zaman``dır. Ekonomi, maliye ve finans alanında ``baz`` olarak da
ifade edilen birim zamanın, süre aralığına ilişkin, –toplu görüşme uzlaşma
metinleri ile toplu sözleşme metinleri hariç- yasal bir hüküm bulunmadığı gibi
akademik bir karine, teori ya da kuram da bulunmamaktadır. Bu nedenle,
enflasyon farkı hesaplamasında kullanacak birim zaman, uygulama sürecinde ve
özellikle de toplu pazarlık aşamasında belirlenmektedir.
Bu noktada, kamu görevlilerinin maaş ve
ücretlerine yönelik enflasyon farkı hesaplamasında bugüne kadar kullanılan iki
birim zaman söz konusudur. Bunlardan birincisi ve ağırlıkla uygulananı mali
yılın iki altı aylık döneme bölünmesi suretiyle birim zaman hesabıdır. İkincisi
ise ilk defa ikinci dönem toplu sözleşme metninde ve 2015 yılına mahsus olarak
öngörülen mali yılın ikiye bölünmesi ve birinci altı aylık dönem için birim
zamanın 6ay, ikinci altı aylık dönemin sonunda ise ikinci altı aylık birim
zaman hesabı yerine yıllık enflasyon oranı ile maaşlara/ücretlere ilişkin
yıllık kümülatif artış oranı karşılaştırmasıdır.
Enflasyon farkında kullanacak birim zaman,
maaş ve ücretlerin yürütme erki tarafından belirlendiği durumlarda yürütme
erkinin takdirine, toplu pazarlıkla belirlendiği durumlarda pazarlığın
taraflarının anlaşmasına bağlı olarak belirlenir.
ENFLASYON
FARKI AÇISINDAN BİRİM ZAMANIN ``ALTI AY`` OLARAK BELİRLENMESİ Mİ ``12 AY`` OLARAK
BELİRLENMESİ Mİ AVANTAJLI
Birim zamana ilişkin hangi tercihin maaş
ve ücretler lehine sonuç doğuracağı belirleme/uzlaşma sürecinde bilinebilir
olmayıp ancak dönemin sonucunda yapılabilecek mukayeselerle belirlenebilir. Bir
başka ifadeyle dönemin başında tahmine/öngörüye dayanan tercih dönemin sonunda
hesaplamaya/mukayeseye dayalı bir tespite dönüşebilir.
Bu çerçevede, dönem sonunda ortaya çıkan
enflasyon oranı, altı aylık birim zaman tercihini ya da oniki aylık birim zaman
tercihini doğru ya da yanlış hale getirebilir. Burada dikkate edilmesi gereken
husus, altı aylık birim zaman tercihinde oniki aylık enflasyon ve maaş/ücrete
ilişkin yıllık kümülatif artış dikkate alınmaz. Aynı şekilde, ikinci altı aylık
dönem yerine ya da sadece oniki aylık birim zamanın tercih edilmesi durumunda
da altı aylık döneme ilişkin enflasyon oranı ve maaş artış oranı dikkate
alınmaz.
Altı aylık ya da on iki aylık birim zaman
tercihinden hangisinin avantajlı olacağı, maaş zammının öngörüye dayalı olarak
yapıldığı durumlarda (ki toplu pazarlık da böyle bir durum söz konusu olup maaş
ve ücretlere ileri tarihte yapılacak artış belirlenmektedir) birim zaman
tercihinin olumlu mu olumsuz mu etki ürettiği ancak dönemin sonunda oluşan
enflasyon oranına dayalı olarak yapılacak hesaplamayla belirlenebilir.
Bu noktada, somut bir örnek vermek
gerekirse maaş artış oranının birinci altı ay için %6, ikinci altı için %5
olarak belirlendiğini düşünelim. Söz konusu dönemde enflasyon birinci altı ayda
%3 ikinci altı ayda ise %7 olarak gerçekleşmiş olsun. Bu veriler üzerinden
enflasyon farkı hesabına ilişkin üç farklı birim zamana göre hesap yapalım.
I.
ALTI AYLIK BİRİM ZAMAN ÜZERİNDEN
ENFLASYON FARKI HESABI:
BİRİNCİ
ALTI AY İÇİN…
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
3 -
6 = -3 (Zam enflasyonun üzerinde enflasyon
farkı artışı olmaz)
İKİNCİ
ALTI AY İÇİN ….
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
7 -
5 = 2 (Zam enflasyonun 2 puan altında kaldığı
için %2 enflasyon farkı artışı yapılır)
II.
BİRİM ZAMANIN ``YIL`` OLMASI HALİNDE ENFLASYON FARKI HESABI (Yılın sonu enflasyonu
ile ücret/maaşlarda yıllık kümülatif artış oranı üzerinden enflasyon farkı
hesabı yapılır)
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
10,21 -
11,30 = -1,09 (Kümülatif zam oranı yıllık
enflasyonun üzerinde olduğu için enflasyon farkı artışı olmaz.)
III.
BİRİNCİ ALTI AY İÇİN 6 AYLIK, İKİNCİ ALTI AYDA İSE 12 AYLIK BİRİM ZAMAN
ÜZERİNDEN ENFLASYON FARKI HESABI
Birinci
altı ay için;
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
3- 6 =-3 (Enflasyon Farkı Yok)
İkinci
Altı Ay Sonu İtibariyle
Enflasyon Oranı-(Zam Oranı+Enflasyon Farkı
Artışı) =Enflasyon Farkı
10.21-11,30= (Enflasyon farkı Yok)
XXXBU ÖRNEKTE, MAAŞ ARTIŞ ORANLARINI AYNI,
ENFLASYON ORANLARINI BİRİNCİ ALTI AYDA %7 İKİNCİ ALTI AYDA İSE %3 ŞEKLİNDE
DEĞİŞTİRİRSEK
I.
ALTI AY İÇİN…
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
7 -
6 = 1 (Zam enflasyonun altında %1 enflasyon
farkı artışı yapılır.)
II.
ALTI AY İÇİN ….
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
3 - 5
= -2 (Zam enflasyonun 2 puan üzerinde
olduğu için enflasyon farkı artışı olmaz)
BİRİM
ZAMANIN ``YIL`` OLMASI HALİNDE ENFLASYON FARKI HESABI (Yılın sonu enflasyonu ile
ücret/maaşlarda yıllık kümülatif artış oranı üzerinden enflasyon farkı hesabı
yapılır)
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
10,21 -
11,30 = -1,09 (Kümülatif zam oranı yıllık
enflasyonun üzerinde olduğu için enflasyon farkı artışı olmaz.)
III.
BİRİNCİ ALTI AY İÇİN 6 AYLIK, İKİNCİ ALTI AYDA İSE 12 AYLIK BİRİM ZAMAN
ÜZERİNDEN ENFLASYON FARKI HESABI
Birinci
altı ay için;
Enflasyon Oranı-Zam Oranı=Enflasyon Farkı
7- 6 =-1 (Zam Enflasyonun altında kaldığı
için %1 artış)
İkinci Altı Ay Sonu İtibariyle 12 ay için
Enflasyon Oranı-(Zam Oranı+Enflasyon Farkı
artışı)=Enflasyon Farkı
10.21-(11,30+1) = (Yıllık kümülatif zam
yılık enflasyondan 2,09 fazla olduğu için enflasyon farkı artışı yok)
SONUÇ:
Enflasyon farkına ilişkin tespit ve
değerlendirmelerde; enflasyon farkı tanımının, enflasyon farkının hesabında
kullanılan verilerin, enflasyon farkının hesaplanmasında esas alınan birim
zamana ilişkin sürenin, enflasyon farkının hangi amaç için devreye sokulduğunun
unutulmaması gerekir.
Enflasyon farkına ilişkin hükmün
yazımında, enflasyon farkı hesabında temel verilerden biri olan maaş zammına
ilişkin bölüm, söz konusu hüküm henüz uygulanmamış olan maaş zammına dair ise
``öngörülen`` ibaresi uygulanmış ancak uygulanmasına esas olan zaman dilimi
tamamlanmamış ise ``verilen`` ibarelerini içermesi gerekir.
Uygulanmamış bir zam için ``verilen``
ibaresini kullanmak ya da uygulanmış bir zam için ``öngörülen`` ibaresini
kullanmak hükmün anlaşılmasını bazıları için oldukça zor hale getirebilir.
Diğer taraftan, enflasyon farkı niteliği
itibariyle baz alınan sürenin sonu itibariyle enflasyon oranı ile maaşlara
yapılan artış arasında yapılan kıyasın sonucu olduğundan, söz konusu baz süresi
içerisinde maaşları yapılması öngörülen artış yanında enflasyon farkı kaynaklı
bir artış yapılması durumunda anılan enflasyon farkının da kümülatif maaş
artışı toplamına dahil edilmesi enflasyon farkı ile ulaşılmak istenen sonucun
gereği olduğu unutulmamalıdır. Nihayetinde enflasyon farkı uygulamasıyla elde
edilmek istenen sonuç; herhangi bir zaman diliminde maaşlarda gerçekleştirilen
artışın, aynı dönem içerisindeki enflasyonun oranının altında kalmamasıdır.