KONFEDERASYON HABERLERİ

HATALI HABERE, `MAL BULMUŞ MAĞRİBİ GİBİ SARILANLARA` ACIYORUZ
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu`nun, sözlerinin ilgili haber ajansı tarafından sehven başka bir şekilde sunulması, mal peşindeki mağribileri sevindirmiş, ancak sevinçleri kursaklarında kalmıştır.
Polislerin sendika kurmasıyla ilgili olarak kendisiyle röportaj yapılırken, Ahmet Gündoğdu`nun AA muhabirlerine söylediği, ``eskiden en despot kararların alındığı kurumlar Diyanet, Emniyet ve Genelkurmay`dı.`` sözü, haber servis edilirken, ``En despot kararlar Diyanet, Emniyet ve Genelkurmay`da alınır`` şeklinde verilmiştir.
Söz konusu konuşma ise, polislerin sendika kurması konuşulurken, geçmişte Diyanet`te sendika kurulmasına karşı çıkıldığı, ancak sendikanın kurulmasıyla çalışanların haklarında ilerleme olduğu, sorunların daha rahat dile getirildiği anlatılmıştır. Sendikanın, demokratikleşme ve şeffaflaşmanın da bir gereği olduğuna vurgu yapılmıştır. Çalışanlarının büyük kısmının sendika üyesi olduğu Diyanet`te, yetkili sendika Diyanet-Sen`in yaptığı ankette, yüzde 71 gibi büyük bir çoğunluk sendikalı olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etmiştir.
Sendikacılık adına birşey ortaya koyamayan, çalışanlar tarafından tercih edilmeyenler, haber ajansının yaptığı hataya dört elle sarılarak Memur-Sen ve Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu`ya yönelik eleştirilerde bulunmuşlardır. AA, haberi hatasını düzelterek tekrar servis etmiştir. Bu düzeltme sonrası, erdemlilik ahkamı kesenlerden de aynı erdemi göstererek, suçladıkları ve iftira attıkları kelimelerle özür dilemelerini bekliyoruz.
Halbuki, Memur-Sen`in internet sitesine baksalar, sendika kurmak isteyen polislerin ziyaretiyle ilgili haberde, konuyla ilgili görüşlerimiz gayet açık ve net bir şekilde yer almaktaydı.
Memur-Sen`e saldıran sendikanın yanı sıra, bir haber sitesi de, `had bildirme` edasıyla yayınlar yapmış, kendisine göre çağrılarda bulunmuştur. Bugün, kaynağı tarafından düzeltilerek servis edilen haber sonrası, doğrusunu da aynı şekilde okuyucularına duyuracak kadar etik kurallara uygun olarak habercilik yapıp yapmadıklarını da göstermiş olacaklardır. Habercilikte temel ilkenin, karşı tarafın görüşünün de alınması gerçeğini görmezden gelerek, haber yapan bu sitenin, basın ahlak ilkelerine ne kadar bağlı olduğu, bu açıklama sonrası birkez daha görülecektir.
Memur-Sen, kamu çalışanlarının sorunlarını en iyi bilen, en iyi çözüm önerileri geliştiren ve çözüm için sonuna kadar çalışan bir konfederasyondur. Kişi ve kurumlara göre, politikasını belirlemeyen Memur-Sen, görüş ve düşüncelerini açıklarken de, açıklama sonrası kimin ne düşüneceğini değil, nasıl bir sonuç elde edeceğini hesap ederek açıklamalarda bulunur. Memur-Sen, birilerinin gönlünü hoşnut etmek için, üreteceği birşey olmadığından pusuya yatıp, başkalarının hata yapmasını bekleyenler gibi, küçük hesaplar içinde hiç olmamıştır, bundan sonra da olmayacaktır.
Hiçbir kamu kurumu yöneticisinin, başkasının badigartlığına ihtiyacı olmadığı gibi, hiçbir sendikacının da geçmişe yönelik bir tespiti hem kişiselleştirip, hem güncelleştirip kendisini başkasının badigartı yapmasının anlamı yoktur.
Bugün AA tarafından düzeltilerek abonelere geçilen haberin ilgili kısımları şu şekilde:
Düzeltme
25.10.2012 tarihinde yayımlanan ``Memur-Sen`den Polis-Sen`e tam destek`` başlıklı haberimizin son paragrafındaki ``En despot kararlar Diyanet, Emniyet ve Genelkurmay`da alınır`` ifadesini, ``En despot kararlar Diyanet, Emniyet ve Genelkurmay`da geçmişte alınıyordu`` şeklinde düzelterek yeniden yayımlıyoruz.
(…)
Diyanet İşleri Başkanlığı`nda çalışanların sendika kurarken çok yoğun mücadele verdiğini anlatan Gündoğdu, burada kurulan sendikanın iyi işler yaptığını dile getirdi. Gündoğdu, şunları kaydetti:
``Diyanetten sonra sendika kurulması gereken yerler Emniyet ve Genelkurmay Başkanlığı`dır. Bunların da sendikalaşmaya girmesi lazım. Sendika eninde sonunda Emniyet teşkilatına girecek. Bu bürokratlara tavsiyem, karşı koyan olmayın. En despot kararlar Diyanet, Emniyet ve Genelkurmay`da geçmişte alınıyordu. Diyanet`te biz sendikayı kurduk. Birileri belki rahatsız ama Diyanet çalışanları artık özgürce çalışabiliyor, kendi özlük haklarıyla ilgili sıkıntılarında özgürce bağırabiliyor, rapor hazırlayabiliyor ve daha kaliteli bir din eğitimi sunabiliyorlar.``
.