Yalçın, 28’inci Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi’nde Konuştu

“Yeni Bir Dünya İçin Barış, Adalet ve Merhamet” temalı programda konuşan Genel Başkan Ali Yalçın, “Medeniyet değerlerimizden kalkarak yeni bir paradigmaya kavuşturduğumuz sendikal anlayışı bütün dünyaya taşıyor, dünya emek hareketini emperyalizm karşısında barış ve adalet ortak paydasında buluşturuyoruz. Farklı din, mezhep ve ideolojiden olan insanlar, sözümüze güveniyorlar, işimize inanıyorlar. Çünkü biz insanları fıtrata çağırıyoruz. Çağrımızın karşılık bulma sebebi tam olarak budur” dedi.

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM), “Yeni Bir Dünya İçin Barış, Adalet ve Merhamet” temasıyla 28’inci Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi’ni Ankara’da gerçekleştirdi.

Dünya Emperyalizm Tarafından İfsat Ediliyor

Programda katılımcılara hitan eden Genel Başkan Yalçın, dünyanın git gide ifsat olduğunu ifade ederek, “Kültürel emperyalizm bizi geleneklerimizden, inançlarımızdan, kültürümüzden uzaklaştırıyor. İnanca, ahlaka, aileye, kültüre ve fıtrata saldırıyor. Kapitalizm kültürel olarak kendisine benzettiği İslam dünyasını açık pazara, Müslüman bireyleri de tüketim nesnesine dönüştürüyor. Bu sürüklenişi engelleyebilecek tek potansiyel Müslümanlarken, neredeyse 2 milyarı bulan Müslüman dünya bırakın durdurmayı bu büyük seli daha büyüten bir unsur olmaktan ödeye gidemiyor” diye konuştu.

İnsanlığın dünyada, “Barış” , “Adalet” ve “Merhamet” prensiplerinin hakim kılınmasına ihtiyacı olduğunu söyleyen Yalçın, dünyanın muhtaç olduğu bu prensipleri hakim kılabilecek olanların da Müslümanlar olduğunu kaydetti.

Yalçın şöyle devam etti:
“Yeryüzünü imar, marufu emr, münkeri nehy etmekle, sabrı ve merhameti tavsiye etmekle, adil şahitler olarak adaleti ikame etmekle yükümlü kılınan Müslümanlar olarak bu gidişe dur demek asli ve birinci vazifemizdir. Ancak bunu yaparken İslam dünyasının 2 büyük krizini aşmamız gerekmektedir. Bunlardan biri epistemik, diğeri yönetsel krizdir. Epistemik kriz; batı paradigmasının ürettiği bilgi, yöntem ve kültür karşısında etkisiz kalmamıza, yönetsel kriz ise ahlaki çürümeye, adaletsizliğe, fakirliğe, cahilliğe, kaynakların israfına neden olmaktadır. Bu krizi aşmayı ve dünyayı yeniden kurmayı başarabiliriz. Bunu da ancak bugünün hakkını vererek başarabiliriz. Nitekim bugünü yaşamak tarihi aşmaktır ve ancak tarihi aşanlar tarihin seyrini değiştirebilirler.”

Sendikal Anlayışımızı Bütün Dünyaya Taşıyoruz

Memur-Sen olarak bugün dünyanın 100’den fazla ülkesinin emek hareketiyle sıkı bir ilişki ve işbirliği içerisinde olduklarını ifade eden Yalçın, “Medeniyet değerlerimizden kalkarak yeni bir paradigmaya kavuşturduğumuz sendikal anlayışı bütün dünyaya taşıyor, dünya emek hareketini emperyalizm karşısında barış ve adalet ortak paydasında buluşturuyoruz. Farklı din, mezhep ve ideolojiden olan insanlar, sözümüze güveniyorlar, işimize inanıyorlar. Çünkü biz insanları fıtrata çağırıyoruz. Çağrımızın karşılık bulma sebebi tam olarak budur” diye konuştu.