KONFEDERASYON HABERLERİ
Esen: İnanç ve Kararlılıkla Yeniden Bismillah Diyelim
Mardin İmam Hatipliler Buluşması’nda konuşan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, “Çağın İbn-i Sina’larının, Gazali’lerinin yetişeceği zemin İmam hatiplerdir. İmam hatip neden var, imam hatipliler ne için çaba sarf ederler? Çağımızın Hilfü'l-Fudûl’u olmak, hakkı tutup kaldırmak için. Şimdi, yılmadan usanmadan bu hususta çalışmalıyız. Gelin bu inançla ve kararlılıkla yeni Bismillah’lar çekelim” dedi.
Bu yıl 9’cusu düzenlenen geleneksel Mardin İmam Hatipliler Buluşması, Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, Marimder Başkanı Abdülsamet Yılmaz, Mardin Ak Parti İl Başkanı Ali Dündar, Mardin Müftüsü İsmail Çiçek, Mardin İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Derviş, Kızıltepe Müftüsü Mahsun Taşçı ve çok sayıda İmam Hatip Mezununun katılımlarıyla Mardin’de gerçekleştirildi.
Programda konuşan Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Esen, “Yığınların sloganları arasında hakikatin bendesi olmak, her daim hakikati söylemek zordur. Dünyalık menfaat için hakikati iki kuruşa satanların çoğaldığı zeminde, muhteşem bir şuurla hakkı söyleyip, hakkın hükümlerince tahkimatta bulunmak çok zordur. Hani diyor ya kelam-ı kadim, ‘hakkı savunan az bir topluluk, nice çoklara galip geldi’ diye; Biz imam hatipliler, bu şuurla kendimizi yoğurmaya ahdettik. İrademizi, hep bu şuurun mayasıyla yoğurduk” ifadelerini kullandı.Mümin Gaflette Olmaz
Zor zamanlarda, yüce Kur’an’ın emrettiği gibi “Allah’ın ipine sarılarak”, bir medeniyet hamlesi için çalıştıklarını anlatan Esen, şöyle devam etti: “Yılmadık, usanmadık. Ne de olsa bu dünya ‘bir geçiş yeridir’ diyerek, hesaplarımızı ukbaya göre yaptık. Hz. Ömer’in pers seferi sırasında söylediği ‘Peygamberimiz hayattayken, azlıkla yoklukla sınandık. Şimdi varlıkla sınanıyoruz’ hitabını hatırlarsınız. Aslında sünnetullahın hükmünü söylüyordu o adil halife. Zorluklarla sınanmadan varlıkla sınanma aşamasına gelemezsiniz. Kimi zaman bir daralma vardır, kimi zaman genişleme. Ama her iki durumda da insanın şuuru açık olması gerekir. Bizler, yokluğun kol gezdiği, zorun hüküm sürdüğü dönemleri hep beraber yaşadık. Hamdolsun bu süreci safları sıklaştırarak, azmimizi ortaya koyarak atlattık. Hüküm vericilerin en Adil’i Allah’tır. Şimdi varlığın zorluğuyla karşı karşıyayız. Şimdi, varın baştan çıkardığı bir dünyaya ile muhatap oluyoruz. Mümin, gaflette olmaz. Gaflete galebe çalar. Nasıl ki Ülkemizin ve ümmetin her zemin ve zamanda uyanık olması gerekiyorsa, inançla yoğrulmuş bir idrakin müntesibi olan İmam Hatiplilerin de kendilerini sigaya çekmesi gerekiyor.”
Yeni Bir Sistem İçin Öncü Olmalıyız
Meselenin açık ve net olduğunu sözlerine ekleyen Esen, Allah’ın hükmünü sonuna kadar idrak etmenin gerekliliğini belirtti. Esen, “Tam da buradan hareketle yeni bir şuur, yeni bir sistem için öncü olmamız gerekiyor. Çünkü, bizler hem inancın yoğurduğu tarihin birikimiyiz, hem de gaybın sahibi ve ‘vaadine sadık’ bir Rabbe inanıyoruz. Şimdi, modernizmin boğduğu insanın merhemi bizde demeliyiz. ‘Kapitalist emperyalizmin tarumar ettiği insanlığın çıkış yolunu hep beraber buluruz’ diyebilmeliyiz. Yoksa, bu gidişten, insanın tamamen köleleştirildiği bu sistemden biz de sorumlu oluruz. Hatta bizzat bu imanın hakkını veremezsek, kölelik çarkının arasına biz de sıkışırız” diye konuştu.
Yanlış Din Telakkileriyle Mücadele Edeceğiz
“Bu ülkenin inancıyla çok oynadılar” diyen Esen, kötü niyetli yapıların ülke topraklarında her türlü oyunu oynadıklarını belirtti. Ülkece hala FETÖ gailesiyle uğraştıklarını vurgulayan Esen, “İnsanları kendisine köle yapan bir şizofrenin neler yapabileceğini hep birlikte gördük. Bizzat bu toprakların diliyle, bu toprakların insanı, kendinden menkul teolojiye köle yapılmak istendi. Biz imam hatipliler, bu konuda da duruşumuzu ortay koyduk. Yeterli mi peki? Hayır! Bu konu üzerinde daha çok çalışmalıyız. Madem, bizim şuurumuza bir pranga vurmak istediler. Madem, özgürleşme vasıtamız olan, daha doğrusu fıtratımızla özgürleşmemizi sağlayan rehberimiz üzerine böyle bir kurgu yapıldı, bu kurguyu paramparça etmek bizim en önemli vazifemiz. Her zeminde, her şartta bu bizim en öncelikli vazifemiz. Bu konuda yapabileceğimiz çok şey var. Ama bu çok şey arasında kesinlikle şikayet etmek yok! Yakınmak yok! Bilinçli mümin, bilge mümin şikayet etmez, şikayetler çözüm üretir. Bilgelik bunu gerektirir. Analiz eder, derinlemesine düşünür ve köpüğün ötesindeki sebeplere nüfuz eder. Sonra da derinlikli yapısal çözümler geliştirir. Mesela paralel yapıyla değil, paralel yapıyı ortaya çıkaran sebeplerle ilgilenir ve bu sebeplerle mücadele eder. Paralel yapıyı ortaya çıkaran paralel teoloji bataklığı kurutulmadıkça, yeni FETÖ’ler ortaya çıkması kaçınılmazdır. O halde paralel teolojiden beslenen yeni güçlerin ortaya çıkıp FETÖ gibi başa bela olmasını, sonra da onları hapse atmayı mı bekleyeceğiz? Hayır! Paralel teolojilerle, batıni sapkınlıklarla, yanlış peygamber tasavvurlarıyla, yanlış din telakkileriyle mücadele edeceğiz. Çünkü İmam Hatipler çağımızın Dar’ul Erkamları, İmam Hatipliler de çağımızın Ashab-ı Suffaları olmalıdır. Bilgeliğin ve şuurun filizlendiği, filizleneceği; aklın ve vahyin meczolduğu zemindir” değerlendirmesinde bulundu.Yeni Bir Bismillah Diyelim
Çağın İbni Sinalarının, Gazalilerinin yetişeceği zeminin İmam-Hatipler olduğunu söyleyen Esen, “Aliya’nın dediği gibi; Yeryüzünün öğretmeni olabilmek için gökyüzünün öğrencisi olmak lazım. Tarihin bize yüklediği misyon budur. İmam hatip neden var, imam hatipliler ne için çaba sarf ederler? Çağımızın Hilful Füdulları olmak için. Hakikat için, hakkı tutup kaldırmak için. Fıtrata saldırıları def etmek için. Şimdi, yılmadan usanmadan bu hususta da çalışmalıyız. Durduğumuz yer burası, Hareket ettiğimiz zemin tam da bu. Her şey gelir geçer. Rabbim emanetin sahibidir. Peki biz bu emanetin neresindeyiz deyip, yeni bismillahlar çekelim” ifadelerini kullandı.